Güneş gibi doğdun sen ,türklerin dergahına,
Kargalara savaş açtın,o çocuklu yaşlarda
Altın renkli saçların,gök mavisi gözlerin,şirin'mi şirin,
Kim derdi'ki Türkler'in Umudu ,gururu olacaksın.
Sıcak bakışları yetiyordu bana,
Esirgedi bir bakışı,kırıldım ona.
Nasıl yeminler etmişti,seviyorum diyerek,
Şimdi uzaklara gitti,eminim dönmeyecek.
O gitti gideli her şey bana yabancı,
Gündüzler sizin olsun verin bana karanlıkları.
Öylesine tuhafım'ki yine bu akşam,
Grubu seyre dalmıştı gözüm,
İçimi birden sardı bir hüzün
O anda şafakla birleşti grup.
Etrafımı aldı derin bir sükut.
Bel'ki nedenli bel'ki nedensiz,
Konuş benimle konuş,susmanı sevmiyorum,
Gözünde güneşin,boş yere sönmesini.
Kara kirpiklerine,hicranın değmesini,
Verdiğin selamları,kesmeni sevmiyorum.
Hani bazen rahatlamak adına, içinizi dökmek istersiniz,
Söylemek istediğiniz çok şey vardır aslında,
Düşüncelerinizi kaleme dökmek gelir içinizden,
Başlarsınız yazmaya,ama nafile,
Kendinizi bir türlü ifade edemezsiniz.
Hani bazen cesaretlenir anlatmak istersiniz,
Gülmedim dünyaya geldim geleli
Bir türlü çıkar yol bulamadım ben
Bin bir ümitle yollarını bekledim
Şaşırdım sevgilim fermansız kaldım
Senin gözlerini hiç unutmadım
Ne yeşil ne mavi nede elaydı
Siyahtı gözlerin derinden baktım
Bakışıyla beni yaktı gözlerin
Hem asi hem asil bir bela gibi
Ben seninle ilkbahar da karşılaşmak
Ve sana ilkbaharda aşık olmak isterdim
Kuşların cıvıl cıvıl oynaştığı dönemde
Ben sonbahar da doğmuşum
Ama İlkbaharı severim nedense
Sonbaharı sevmem yaprak dökümüdür
Yıllarca hasret kaldım ,o gül yüzüne,
Kollarım sarmak istedi ince belini.
Okşasam saçının,her bir telini,
Tam gece yarısı saatler on ikiyi vururken,
Daralır daralır ,göğsümün kafesi
Yalnızlığım ıssız gönlüm firari,
Ben hayaller ülkesine uçarım .
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!