Karanlık mahsenlere sakladım ayrılık şarabını
Yedi kat kuytulara indirdim o gün akacak gözyaşlarımı
Senle gezdiğim vakitlerdeki gölgelerimizi kitledim odalara
Seslerimizin tekrirlerini sarıp sarmaladım bohçalara..
Bir veda busesi gömdüm mahsenin taş duvarlarına
Bir tebessüm bir kaş çatışın bir de dalıp giden bakışın
Bir tekbir bir çığlık bir haykırış bir sela
Bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Devamını Oku
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta