.......Ayrılığın ve kavuşmaların başkentidir otogarlar. Biten ve başlayan hasretlerin en gürültülü ve en suskun durağı.
.......Birbirinden farklı binlerce insan vardır otogarlarda. Aslında hemen hemen birbirinin aynıdır sevinçleri ve hüzünleri bütün bu insanların.
İşte bir kaç insan fotoğrafı, otogarın kederli gecelerinden birinde;
.......Bir sonbahar akşamı Antalya otogarı
.......Saat 22:.45
.......Derin bir uğultu geniş ve yüksek tavanlı bekleme salonunda, camın kenarında ağlamaklı bir kadının yüzünde ya gitmenin ya da geride kalacak olmanın hüznü. Hangisi daha zordur bilinmez ama kalanlarda sürgündürler en az gidenler kadar bazı yolculuklarda.
.......Mavi gözlü küçük bir çocuk huysuzlanıyor durmadan, annesinin “bak seni burada bırakırım susmazsan eğer” diyerek korkutmalarına rağmen.
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman