1968 yılında Torul’un Herek köyünde fakir bir baba ve ananın yedi çocuğundan biri olarak hayata merhaba demişiz. İlkokulu kendi köyünde ortaokulu zor şartlar altında başka bir köye yürüme gidip gelerek okudum öyle ki hala ezikliği ve yorgunluğu üzerimdedir.
1986 yılında Gümüşhane Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’ni burslu olarak tamamladım. Benim için aynı zamanda gurbet ve ayrılık başlamış oldu köyden, aileden, sevenlerden… Bu eziklik duygusallığımı tetikledi ve o yıllarda ruhumda bir uyanış başlamış oldu ve artık yazmanın gerçekliğini anladım. Ayrılığı, aşkı, gurbeti ama isyan etmeden… 1990’lı yıllarda Torul M.E.M.Vekil Eğitmen olarak devlet hizmetinde bulundum. Sonraki yıllarda Teklif edilen yerlerin uzaklığından dolayı bu hizmetten vazgeçtim. 1997 yılında Adalet Bakanlığı Taşra Teşkilatı Memuru olarak Kayseri’ye atandım. Beş yıllık maceradan sonra 2002 yılında tekrar özlemini duyduğum memleketim Gümüşhane’ye tayin oldum. 2007 yılında eğitim hayatım Adalet Meslek Eğitimi Ön Lisans Programına devam etmemle yeniden başladı halen A.Ö.F Kamu Yönetimi Lisans Programı son sınıf öğrencisi olup bir Kamu Kuruluşunda görev yapmaktayım.25/05/2013
Eserleri
YAYINLANMIŞ ESERLERİM
2011 Şairler Seçkisi Şiir Antolojisi
2012 Şairler Seçkisi Şiir Antolojisi
2013 Şairler Seçkisi Şiir Antolojisi
Sivas Şair ve Yazarlar Derneği tarafından çıkartılan:
Gönülden Gözlere Dökülen IŞIK ’BERCESTE’
2013 Türk Dünyası Şairler Antolojisi ve 2013 Maviye Yolculuk Şiir Antolojilerinde eserlerim yerini almıştır.
Ayrıca Türkü tarzında BESTELENMİŞ üç adet eserim mevcuttur.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Evet bende bilmede yaşamanın çok etkili olduğuna inananlardanım. Tebrikler Ayhan bey sizde konuyu güzel dile getirmişsiniz.
şiir tadında bir eser okudum,onlarca deli saçması içinde kendini farkettiriyor yüreğinize sağlık hocam
şiir tadında bir eser okudum,onlarca deli saçması içinde kendini farkettiriyor yüreğinize sağlık hocam