Şahinlere eşitse serçenin uzaklığı,
Azık olmak yerine kollanan cana döner.
Tek bir şahin azaltsa serçeye uzaklığı,
Yolunurda o şahin yollanan cana döner.
Neredeydim dediğin düne gölge karası,
Neredeyim dediğin dünle bu gün arası,
Hayaller sunan yarın zamana can sırası,
Ebedilik ruhta sır işte umut orası.
Bir umut başında bekleşip durma,
Bin umut uğruna varışa yönel.
Bir görüş ucunda dikleşip durma,
Sima farkı kadar görüşe yönel.
Son kez oldu yoksulca ekinleri biçtiler.
Köye atıp örfleri karlı dağlar geçtiler.
Hayal artık yıldızlar toprak kokmaz nasırlar,
Şehirde bin odalı bir binaya göçtüler.
Ruhun çatık ise tertemiz ferde,
Sana dönen şerri kaşa yükleme.
Ömrünce zamanın sırrına erde,
Günahın yükünü yaşa yükleme.
Gerdan olmuş orman görünüş hilâl,
Gürgenle çamları sanki bir celâl,
Yetişen ürünler insana helal,
Gelin görün dostlar Kozlu burası.
Çayırında koyun, kuzu meleşir,
Boş olup hoş isen tartı sesine,
Koyarlar makamın pis kefesine.
Bedenin sarılsın has nefesine,
Girme kimsenin his kafesine.
Hazıra konucu yapılan dua...
Duayı yapana beddua olur.
Duaya muhtaca olan beddua...
Sanmayın beddua o dua olur.
Kendisi hiç olup öç alanlar var,
Savaşta bin ömrü biçenler gibi.
Hayatta bin ömre iç olanlar var,
Sevdayla bilimi seçenler gibi.
Hiç bir cana ebedi hayat vermemişken Hakk,
Her mahluk çırpınıyor Dünyayı yutacak bak.
Dünya denen şu kaya olmuşken bize ebed,
Ecel denen noktada sonsuzluk bize durak.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!