Ayaz Alazı Şiiri - Halil Emre Tarım

Her çehrede gözünü arayan lüzum,
İnşaat vurdularını müzik yaptı kulağıma.
Acı bir sanrı parçası oldu bendim,
Güneşi tatmaya kadri yetmeyen soğukta.

Suskunlar sardı her adımı,
Kumlar yuttu kalbi saran rüzgârını,
Yürümeyi unuttuğum sakınlar süzülür gökte,
Yas'a inmiş bir sem gibi,
Her beden boş bir kâse,
Ya da her boş kâse bir sene.

Ağır beklemek oldu tek sersizliğim,
Her tütende nefes aramak nefire.
Kahve özü bırakanken acı zemherim,
Kes sözüm kalmadı yıllar tesirine.

Demire konduğunda mor kanatlı serçe,
Dumanını gördüğümde peyrev ölümlüye.
Sarı çizgileri seçemeyecek kadar önemsiz,
Karada unutulmuş serdümen gibi belki de.

Aynı toza basan misalimin sırcısı,
Bu sefer, alışılagelmiş kere.
İplik teli tutmuş ölüm süzgeci,
Yatacağı beyaz değil, mor kefeninde.
Tek bir masaya, yeşilin kesirinde,
Simsiyah, yanlarda iki sandalye,
Kez kızıllığı bir gül, buz saatimin akrebinde.

Safın terk ettiği ecelin diyarında,
Tanı kararan kül bahçesi ışığına.
Yaprağında prangalar, boynunda fırtına
Eskizimde demeti, Karan'ın kanadında

Nehirler, ne kızıl ne mavi ekserimde,
Kuru bir toprak parçası kanımın seyrinde.
Çiçekler, ne beyaz ne sarı eteklerimde,
Ölü tohumlar mezarlığı, kûhi evin şeminde.

Eski tınılar vurduğunda tersime,
Renkler yükselir sürüldüğüm göklerde.
Bir ışığa kırdığım on Ay nefretine,
Üç yıldız aldım, göğsümün üç köşesine.
Ama
Tek güneş görülmedi kerem cezirinde,
Aksine,
Üç can daha kaybettim, acı kevserin sesine.
Ahlarım tirat oluyor artık yakamoz serinine.
Ergin hakimiyetine serilen divan çöllerinde

Yazgılarım yeşertiyor yalnız tepedeki benleri,
Bir dağımın An’ında, kayıp yıldızın kadiri.
Semayı mora boyayan kırık kalemin ateşi,
Anca abes konuşur, sevgi tartmamış terazi.

Kuzguni tüyler uçuşuyor beyaz testinin içinde,
Vermilyon zambakları seçiliyor siyahın şerrinde.
İzin vermeyeceğim iki morumun sönmesine,
Uyutacağım yıldızlarımı en güzel rüyalarımda,
Herkesten sakındığım dipsiz gölgemde,
Zamana unutturduğum en derin köşemde.
Ey ışığım ayaz, düşmesin yarının saza,
Ey ateşim alaz, alevin hep bağrımda,
İkinizde yanımdasınız, hilalimin saltında