Mesafenin diz çöküp, aşındığı zamandan
Geldiler yürümenin hevesiyle ayaklar.
Var oluş mahreminden, kapkaranlık mekândan
Fışkıdılar davetin o sesiyle ayaklar.
Evvelâ süründüler, evvelâ emekleme,
Ya şeytan, ya da melek, sızdılar bu âleme!
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
sen ne ediyorsun ne yazıyorsun böyle?
ayaklarının ağrısından duramayan
romatizmalı halimi attım
bu nasıl içtenlikli anlatım
kanım dondu...
sen çok yaşa olur mu?
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta