rüzgâr, böğürtlenlerin, kekik kokularının, deniz kestanelerinin
bestelediği türküleri kulağınıza umulmadık zamanlarda fısıldıyorsa
toprak, elinize aldığınız zaman pul pul balıkçı motorunun sesini taşıyorsa
(insan kalbinize
bilin ki bir italyan maria çocuk, bir faslı hüseyin'e aşık olmaya yüz tutmuştur
zeytindağ'da, bin yıllık bir zeytin ağacı yaşlı gövdesinde
toma'nın meyhanesinde zeytinyağı saflığıyla gülümsüyorsa ellerine cunda'nın
..
ne zaman aklıma bir aşk gelse
aklım açar sessiz uçurumlar
mor bulutlar geçer paletinden
allahın uzak ikliminden
taş plak, çivi iğne, ses gramofon
kum sahil, kırmızı boya, ölü devrimciler
birer ikişer büyür ayçiçekleri
..
sesler geçiyor gözlerimden akşam vakti
ne desem dinlemiyor bu saatte kimse ay halimi
bıraktım ben de yelesini taylarımın soğuk iklimlere
alnından öptüm bütün sularını dünyanın sessizce
babam da annesini öpmüştü alnından o gece
büyürken ıssız iklimler halinde ay kendi halinde
bu yüzden hâlâ sesler geçiyor alnımdan her gece.
..
ay doğarken şili üstüne
arenada şarkılar söylenir
söyle romen kızı kaşın neden
neden bakıyor öyle mahsun
çıplak ayaklı bir kelebek midir ömrün
ellerinse gümüş kanatlı adı yoksulluğun
söyle romen kızı türkiyeli midir baban
..
zakkumlar merhaba
sarı zakkumlar, pembe zakkumlar
iyi zakkumlar, cici zakkumlar
ay ışığında yalancı zakkumlar
neden benziyorsunuz ay ışığında aşklarıma
şimdi anladım sizi zilli zakkumlar.
..