Ay - tenlerde aşkın aks'i

/ 1

bir yudumcuktu sadece
aşk şarabından
içtiğim
değer miydi
bu kadar yanmaya
cehennem ateşinde
bir yudumcuk için?
Ah Hayyam ah!
hep senin yüzünden…

/ 2

öyle yeşil
öyle derindi ki gözlerin
gözlerim boğulurdu
ne zaman baksam
gözlerine…
öyle alevli
öyle harlıydı ki sevdan
yangınların yanardı
dokunduğunda bedenime
ve izleri
hala durur tenimde…

/ 3

Pîr demişlerdi bir kere
ama bilmezdi elifi, cüzü
ne hocalığı vardı
ne de bilgeliği
kendince aciz bir aşk adamıydı
hep sarhoş gezerdi
yaşadığı aşklardan
nasihatları iyiydi ama
yapmazdı hiçbirini kendi
hoca misali…
en son Galata civarında görülmüş
dilinde sevda şiirleri
peşinden gittiği
şımarık bir çalıkuşu
kimbilir kaç çalıda gezdiğini? ..
boşver be Pîrîm
aldırma
bak arkana
Mecnun bile Leyla’sını
bir kerecik bile öpememişti ki daha…

/ 4

bir kez bile söylemeyeceksin
beni sevdiğini…
biliyorum
başka yürekte atıyor yüreğin
yine de yüreğim naçar
seviyorum
her hücrem küçülebildiği kadar
küçüldü
verdiğin acılardan
gururum gibi…
kalbimi aşkın
gözlerimi yaşlarım yakar
sözlerin bir od
düşer bağrıma
ölümün kokusu gelir
sığınırım
onun kucağına
sus artık
dokunamayacağın yerdeyim…

/ 5

sayısını bile unuttum
seni affetmelerimin
ben seni mi sevdim
yoksa
sevmeyi mi?
düşünüyorum da
artık olma hayatımda
tüm buselerini geri al
ve tüm gülüşlerini
sebil etrafına attığın yemleri
güvercinlere…
tüm kayan yıldızları da tak yerine
sabahlamış sigara dumanlarını da al
üstüme sinen,
gözlerini
o çok sevdiğim gözlerini de
bakma bana bir daha öyle…
biliyor musun
benden hiç sakatat çıkmaz
ne kalp bıraktın ben de
ne ciğer
onları da
onları da ilk aldığın gibi ver
iki su atıp
satayım
ikinci el aşk pazarlarında…

/ 6

ayın şavkı düşmüş yüzüme
tenimde bad-ı saba
gündüz mü, gecede miyim?
anamın ördüğü beliklerim
yatak altında
büklüm büklüm
kınalı…
işte geldi cellatın amanı
cellat, cellat ben sana ne diyeyim?
kalp hapis
dideler âmâ
diller efgan
Rabbim!
yazmadığın aşkıma
bana vermediğini ver
‘’mutlu bir yuva’’
boynum yağlı urganla sevişirken
bir dilek yıldızı kayar gecelerime…
‘’hoşçakal sevdiğim’’
‘’hoşçakal’’