Avare Şiiri - Buğra Yıldırım 2

Buğra Yıldırım 2
16

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Avare

Kapıya koyacak kağıdım kalmadı, yüzümde izleri durur yazdıklarımın
Dur durak yok bana bu yolda, nur'umun nefhası tütüyor burnumda
Bu tomurcuklar filizlenmiyor başka bir ruha, çiçek açmıyor o'ndan başkasına
Yağan yağmur ne ala, varlığımdan düşen bin parça
Akrep yelkovanı kaybetti, gezegenler yörüngesini
Ben birbirine kattım gündüz ile geceyi
Boşluğa dikilir gözlerim, ecel terleri dökülür başımdan
Hezeyanlarla dolu etraf, içim dışımdan beter
Etmek ister kendini bertaraf, Kanlarla dolu her taraf
Kimseler anlamıyor, kitaplar terk ediyor rafları,
Yazarlar ise oldukları zamanları, kirli geliyor diğer ağızlardan çıkan laflar
Ancak onları bağlar, ettikleri sözler beyhude
Sevdamın zincirleri bağlar asıl beni, umut dolu gözleri
Ama sorsan bir halimi, belkilerdeyim, fani kılarlar beni
Doğsun güneş hala, umrumdan münezzeh
Kara bulutlar bakidir artık bana bu hayatta
Sükut-u hayal mısralar, bayağı kalmış yazılar
Yazarın asıl kederi yazılarıdır, dökemedikleridir
O'na layık kelimeleri bulamadığı içindir, için içini yer durur
Yüreğini serinletemez uyur, uyusa nolur orda da o'nu bulur
Orda son bulur, saniyelerin yılları devirişi sadece orda bulunur
Gözler tekrar yumulur, umut dolu anlar son bulur saniyeler içinde
İçinde buruşturulmuş bir kağıt, içimdekilerden bir ağıt
4 odası kitli bir anıt, o'nun için varolduğuma dair bir kanıt
Bir dizi hayal kırıklığı, bir hayat bayağı

Titretir ıssızlığı, korkutur cansızlığı
Çekemez sensizliği, dikemez yüreğimin söküğünü kimse
Senden başka kimse, değiştiremez bu kökü
Öksüzdür bu adam sensiz, bir sürgünden farkı yoktur
Yoktur ona başka bir çare, bitmek bilmez bu döngü
Akşamüstü bir döküntü, gündoğumuna kadar gürültü
Bir odanın içinde, dönüp dönüp durur
Durur güneş, olduğu yerde sendeler
Kendinden şüphe eder, sisten başka bir şey görmez oracıkta
Pus düşmüş o yerde sezemez hiçbir şey, perdesi güneşten beter
İçi simsiyah dışı bembeyaz, nefesini keser, kendini keser
Keser durur sabaha kadar, parçalarını dağıtır yıllanmış bir kağıda
Güneş ise haber veremez bu sefer, kalmadı halimden artık bir eser
Beyaz kapı ardında buluşalım, geride bıraktım cennet bahçelerini
O beyaz gülleri de, eski seni de, artık yeşermiyorlar içimde
Yokluğunun dikenleri kanatıyor haliyle, bekliyor o, havada eliyle
Dikilir arkamda bir dizi fani, bakışları cani, duruşları kafi
Anlarım orda bu bağ kopar artık, sonbahar gerçek anlamını kazanır
Sonu olur bu yazarın, kış mevsim olmakla kalır
Kazılır toprağım, bedenim terk etse de buraları
Kazınır akıllara yazılarım, bir anlama kavuşur belki
Kim bilir, sıcaktır bu sefer gideceğim yer belki

Buğra Yıldırım 2
Kayıt Tarihi : 8.12.2023 23:34:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Buğra Yıldırım 2