Baba yurduna çıkıp şöyle gezeyim dedim,
Ata yurdumuz Güney'de üç beş kişi kalmış.
Bahçeleri dolaşıp,Kerim Taş'a ünledim,
Ata yurdumuz Güney'de üç beş kişi kalmış.
Karayer Mezarlığında ölenler yatıyor,
Benim kalbim o eski günler ile atıyor.
Ebemin evi yıkılmış,baykuşlar ötüyor,
Ata yurdumuz Güney'de üç beş kişi kalmış.
Her taraf çalı olmuş,kesip yakan olmuyor,
Eski köyden eser yok,onu takan olmuyor.
Zeytin ağaçları kocamış,bakan olmuyor,
Ata yurdumuz Güney'de üç beş kişi kalmış.
Bahçelerin harımı gitmiş,mallar doluyor,
Harun Deveci gelip zeytinlikte kalıyor.
Zeytin zamanında Durmuş Ali Taş geliyor,
Ata yurdumuz Güney'de üç beş kişi kalmış.
Yazın gitsen ağaböce insanı dalıyor,
Eskisi gibi sular yok,ağaçlar soluyor.
Bazen Uzgurlardan gelip gidenler oluyor,
Ata yurdumuz Güney'de üç beş kişi kalmış.
Su olmayınca kimse zeytin dikmiyor artık,
Zeytinler tutmaz olmuş,zeytin dökmüyor artık.
Herkes bırakıp gitmiş,kimse bakmıyor artık,
Ata yurdumuz Güney'de üç beş kişi kalmış.
Gün geçtikçe ata yurdu virane oluyor,
Güneyin hali benim yüreğimi deliyor.
Baharın acı acı dukkuk sesi geliyor,
Ata yurdumuz Güney'de üç beş kişi kalmış.
Üç beş Yörük orada çobancılık ediyor,
Bir kaç kişi dağlarda koyun keçi güdüyor.
Yazın çobanlar da yaylaya göçüp gidiyor,
Ata yurdumuz Güney'de üç beş kişi kalmış.
Köylünün kurtuluşu elbette tarımdadır,
Bir iki at varsa var,onlar da örümdedir.
Çenger Güney'den daha iyi durumdadır,
Ata yurdumuz Güney'de üç beş kişi kalmış.
Yusuf ben eski günlerin altında ezildim,
Şimdiki durumuna elbetteki bozuldum.
Eski köyümüzün haline bakıp üzüldüm,
Ata yurdumuz Güney'de üç beş kişi kalmış.
Kayıt Tarihi : 19.4.2020 16:33:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!