Kesik kesik soluyan
Kara kaplı defter ömrüm.
Yaşamayı toptan reddettim
Karanlık sona küfrettim umarsızca.
Öznel duygular etkisinde olan
Gören gözlerimdi vicdan sızısı.
Ben bana, bende ihanet etti.
Kaygıyla sarmaş dolaş
Artı sızıydı yüreğimde dolaşan.
Ayrık otları biter mi ısırgan kökünde?
Güler mi gözlerim,
Boyutsuz düşüncelerde?
Bir yolculuk ki sonsuz,
Ve gerçekten umutsuz.
Bu sonun başı olmalı!
Kırık dökük anıları.
Sevinç sancıları, boy boy acıları.
Sanır mısın geçen saniyeler
Bir daha yaşanır…
Hüzün akar gecelerden sonsuzluğa
Düşler de yabancı olur insana.
Yüreğimin yıkık duvarları,
Onarılması olanaksız şimdi.
Geride kalan
Gözlerimde yüreğimin ağladığı,
Şiirlerimdi…
Asuman AKIN 20.00
Sen gönül sevdası sevgili.
Sen aşıkların yürekten dili.
Tarihinle varsın, güzelliğinle baharsın.
Seni görmek, tüm herkesin emeli.
Hiç hasapsız
Nefes almaksa yaşamak,
Böyle de yaşarım ben
Haz duymadan.
Düşündükçe,
Doğanın yeşiline baktığımda,
Gözlerin gelir aklıma.
Berrak günün tılsımı,
Yüzünü anımsatır.
Düşen gölgelerin koynuna sığınırım,
Sen diye…
“Günaydın aşkım” derim,
Sensiz, seni anımsatan güne.
Öpücüklere boğarım martıları,
Sana getirsin diye…
Nergis kokusuyla sarhoş olur,
Gecenin buluşması.
Mutlulukla hüzün sevişir,
Kara geceye inat.
Hayalinin elle tutulur yakınlığı gelir,
Belirir birden.
Elimi uzatsam,
Sana değiverecek sanki.
Oysa kapalıdır gözlerim,
Karşımda yine de sen baki.
Asuman AKIN- 01.35
Kara kaplı defter günlerim.
Mutsuzluk sızıyor sokaklara,
Yalnızlığı simgeliyor kaldırımlar.
Oysa deniz pırıl pırıl,
‘Hare hare Güneşim’ diyor.
Tekneleri kucaklıyor sessizce,
Esmerim gitme n’olur…
Bak kurtlar kapacak seni.
Uzat ellerini yüreğime,
Bak aşk sanki bir peri…
Bağrı yanık ananın
Yüreğinin yıkık duvarlarından
Aktı duygu pınarına gecelerce,
Taşkın göz yaşları.
Günleri, geceleri eskitti
Özlem dolu hecelerce.
Bir avuç toprak içindi,
Vatan için, özgürlük içindi özü.
Sılası değilse de o yıkık viranlar
Tanklara duvar, kurşuna kalkandı göğsü.
Irmaklar bile bildiği yöne akmıyordu
Varsın akmasın.
Dili diline denk
Özü özüne kuvvet.
Bir ses, bir bilek
Topluca aynı erek
Ayrıksıyamıyordu.
Gören gözlerin onurlu sızısıydı yıllar
Alın yazısıydı yalnızlık
Ananın özlemiydi açan çiçek
Göz yaşlarıydı yağmurlar,
Sabrından sararmış yapraklar
Kar altında dondu yüreği gibi.
Beklentisiydi, Mehmet’ iydi.
Ümitleri intihar etti bir bir
Geceler mevsimlere,
Mevsimler yıllara dönüştü.
Irak diyarlar
Özlem, oğul soluyan anaların
Sızısını, şehidini bölüştü.
21.20
Asuman AKIN
Susuz toprağı bilir misin?
Çatlak çatlaktır dudakları,
Kupkuru göz pınarları.
Sevdiğini bekler hasretle,
Umutla, bitimsiz özlemle…
Kollarını açmış göğe,
Yapraksız dal dal bedeniyle,
Sevgilisini bekler.
Sen beklemeyi bilir misin?
Toprağın hasreti yağmur.
Benim hasretim sensin.
Toprağın hasreti yağmur.
Benim hasretim sensin.
09.45
Asuman AKIN
Öfkenin hışmıyla esen bu rüzgar
Düşen yapraklarla boğuştu.
Yüzgöz oldu ağaçlar,
Tutunacak toprak arasa da ne çıkar.
Sarp günlerin ötesine aşmak usumuz, düşümüz.
Zaman geriye işlese şimdi,
Çocuk olsam yılların erittiği.
Babamla el ele tutuşsam,
Dolaşsam çocuk bahçelerini,
Ana kokusunda uyusam, güvenli.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!