Soluğumda bir yara
Alnım boydan boya sabır
Gözlerimi yatırdığım yele
Sarı bir deniz birikir
Çölden bir ülke
Küflenir rüya; geceye sıçrar
Solgun yüzleri sevinin
Gizemli ev içleri*
Sabahla yürüyüp çıkar
Uzun bekleyiş, yorgun dantel
Güz Ayrılıksa
ilaç diye bilinse de
kötü bir heykeltıraş zaman
gök, yaprak ve ayrılık…
Renkli ambalaj, kadınlarda balyaj, kırmızı geyik…
İndirimde insanlık.
Varla yok boğaz boğaza
Caddeler çılgın, para delirmiş
Alış-veriş
Yüzünün kuytusundan havalandı kuşlarım.
Bana bir yer beğen göğünde
gelip taşınayım
bir karayemiş beğen, yiyeyim burkularak.
Gece yarasıydı sözcükler
yokluğuna uzanan kerevet yorgun
gizemleriyle uyandı harfler
cümleler sevişti karanlıkla.
Düşleyince sokaklar boyu uğultulu
Kendine batıracak birkaç sözcük
bunalacak bir yeryüzü
gidilecek bir gök
ve onun kirletilmiş mavisi…
başka hiçbir şey yok
Sahibiyle beraber yaşlanır evler
Beraber ıssızlaşır çocuklardan sokak
Doğrulur bir acıdan kaldırım taşları
Köşede köhne bir bakkal
Söğüt ağacı
Susuyoruz seninle
Bir aşka
Bıçak ucu sessizliğinde
Kapında susuşlardan
Bir demet çiçek
Sokağa sarmaşık yüreğim
Elmacık kemiklerim nehir yatağı
İlkyazın çığlığından açan sümbül
İlk aşkın kokusundan çalan çocuk
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!