kahır ekseriyetinde süzme bakıştın
silme alemim
lanet okumak emekli dönemini aştı dilimde
küfrün bini bir para
ölçüsüz sapkın
umutsuzluğu gidişinden
mutsuzluğu gelişinden ithal ettim yüreğime
adımlarım şehri tanımazken tanıdı olmayışını
yalınayak bir sövgüdür yokluğunu adımlamak
yalnızlık mahpusanemde dalıp gidişim gibi
kopup kendimden
yağmur kıskandıran ağlayışına
çapsız üşümelerine kaldım bebeğim
şu anda
hercai
ışıltılı parçalarını arayış maceram da kırmızı gülsüz
oysa düşlerimin sevdalı toprağında ne çiçekler büyütmüştüm sana
kansız seslenmek değildi ya güya işimiz
gözyaşlarımı dudaklarında biledimdi
sonbaharlı kirsiz
aşk bu yaptırır herbirşeyi ağzını da bozdurur adamın dedimdi
her doğan güne şarkılı
aç açık da bırakırdı ya aşktı hani adı
içimdeki özlemli türkünün anlamını aramakla geçti ömrüm
ki
gözlerimizin karşı karşıya geldiği yerde
elimiz yüzümüz bir nehir izi
aşktır adı
boğucu iklimleri yazmanın
gökyüzünü paylaştığımız anın ansız ikiz ölümü
düşlerimiz
kınına sığmaz
biz kimsesiz
biz artık
birbirimiz ama birbirimizsiz
tiz
inlemesi kahkalarıyla ölümün aşina anılara vız
gelir bize vız
bu nasıl tansık
bu nasıl yalnızca ikimiz
bu nasıl saygısız
ömrümüze ancak birbirimize bakışlarımızla dahiliz
biz
sinsice çekip gitmelersiz
yalnızca birbirimiziniz
Kayıt Tarihi : 8.4.2007 20:13:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)