Aşkın Nuru! Şiiri - Sevinç Kavuk

Hükümet artık inatlık etmiyor, edemez zaten. Buna inanmak ne güzel olurdu. Şu hükümet öyle bir şer varlığı ki, bir başkasının başına bela sarmaya cüret edemem. Ama ilgilendiğim, şimdi değinmek istediğim husus değil bu. Millet olarak yardım eli uzatılsın denilen sadece, zaman olmalı istenecek ve gereken, zira, Anayasa düşünme onurudur, şeref çöpçatanlıkla kazanılmaz, dağılmaya, dağıtmaya af hakkı tanımaz… inatlığa inatlıkla gidilmez olduğunu bilenler olduklarıyla güçlüler, akıllarını buna iyi çalıştırıyorlar, öyleyse kaçmaya, susmaya hak değildir bu kazandırılan farkını da hissettirdikçe, körelmişliği tökezlemeye de uğraşacaklar… körelmişlik tökezletilecektir kayıtsız şartsız! Bu deneyişler bile ürpertiyor olsa da, yardım eli uzatılsın diliyorum artık, demesi sanki kolay… bunu demek yerine sille tokat girişmek isterdim… lakin, yardım diliyorum yüce Milletten şu hükümete… istenilenin sadece, Anayasa konumuna zaman gerektirdiği inancı, sabrı olduğunu anlatmak… zor olmamalı bu… yasalar yöreseldir, oraya buraya benzetilmez, paylaşılır sadece samimiyet… bu yolun rayı sağlıklı görünümünde olmaktan kurtarılmalı, daha bu iç işlerimiz… ah şunlar parmaklama hırsından arınabilse, belki… Kutluyor, her gün daha inançlı uyanıyorum Güne hislerimin bu tadı işte Teşekkür için eşsiz değerde çiçekler demeti… Aşkın nuru Türk varlığı! Tavizsiz irade ciddiyeti Sabır, millet aşkı yüceliğidir, bu yüceliği Paylaşabilmeye zaman hakkı isteyen inceliği… Islah edilebilecek mi bir gün şer yığınları? İran, Suriye şüphesiz Irak, Afgan süreci devamına denenecek olan güven oynuyla sokulan endişesi, böyle diyor kimi güçlü ülkeler, kendi arsızlıklarını unutmayı gereksinmiyor ki… Bu da dış işleri ve hem buna halkın sabrı gerekli… uygarlığa uygar bilinç taşıyan bu millete, bilgi sağlığını kimse kendi cebinde topladığını sırtarmaya, paçasından döktüğü sistem havasıyla uğraşmasın… Bu kaybettirecek… Bu Millet öyle de uygar ilerleyecek böyle de… Ama artık yol birleşimine insani yaklaşımı dene demeye vazgeçelim, insanlığı deniyorlar varsayımıyla yardım edelim diyecek bir sırat köprüsü inceliğinde zaman değeriyle oynuyoruz, Allah güç versin, bilgiyi uygarlık varlığına disiplinli terbiyede ilerlemeye… Asya toprağı uygarlık bağışıyla zengin Allah aşkı varlığı… uluslar arası öylesine hassas bir eşik duruşu ki, eşik atlamaya hevesin suizan oynuna gelmemeli… bu nasıl yardım isteği, anlayamıyorum ki... çabalıyorum, uğraşıyorum.... her neyse… bir de şöyle toparlamaya çalışıyorum istek ve inancı: Çocukluğumuzda ip atlamayı öğrendik, eşik atlamayı denedik, beşikte huzur değeriyle hatta uzantısını tekrarda hislerimizi görmeyi de bilinç kazancı olarak sevmeyi, kanıt içtik… bilinç sevmeyi kanıt içmek... tarih hep anlatıyor bunu... Bu konumda hükümet aczini inceliyorum derken, halbuki şu olmalıydı bir nüans farkı diyorum yine, algılayabilmek istediğim sadece ve şartsızca Bunlar, zaman hakkı deneyimine süreç bilgisi değerleri… Bunlar, okulda adım adım soluklanan sınıfların sevgiye pekişme bilinci… Bunlar, mecliste durulan yüceliği paylaşmaya korunma bilinci… Millet ordudur, ordu millet! Peygamber ocağı soluklarıdır nefes nefes! Hükümet olarak bu arada köprü olduğuna yüce inanç andı o içilen Din köprüdür Allah kul arası, aşk köprüdür sevgi sevda arası anlaşılan Hiçbir basitlik bir TERBİYE yılışıklığı olmayı başaramaz… O meclis uygarlık kutsallığıdır asırları emanet kutsallığına taşımayı başaran! Aşkın nuru! Türkiye Cumhuriyetini yaşatan!