Sevilmeye ihtiyacım var benim,
Paranızın da postu size kalsın,
Deriden makam koltuklarınızın cakası da,
Bir yâr için âh etmeye ihtiyacım var benim.
Düşüncemden öte bir diyarın anahtarı var ruhumda,
İlmek ilmek aşk ile örülmüş,
Mizanda düstur ile aşığımın karşısında düzülmüş,
Bir sessiz çığlık var,
Var ki geceden de karanlık,
Öyle huzurun timsali
Öyle mahzun bir bakış ufuğa,
Bende, benden öte bir ben var,
Seni senden çok seven bir aşk var.
Kör gözlerin baktığı yerde biteriz biz,
Mahfillerin durduğu mizanda şahitleriz,
Aşkın, ruhun, duygunun temsilcisiyiz,
Can vermek ne ki!?
Biz canlar için cefa çekenleriz.
Kayıt Tarihi : 31.3.2022 19:09:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Hayatın anlamını çokça sorguladığım bu zamanlarda içimden sürekli, tarif edemediğim, beni bu dünyadan uzaklaştıran, insanların ve hayatın yoğun temposundan koparan, kendi küçük kabuğumun içine sığınıp hayatı anlamlandırmaya çalışmaya sevk eden bir duygu varlığını hissettiriyor. Öyle ki bazen saatlerce, tek başıma, bir deniz kıyısında veyahut yüzlerce meftanın arasında adım adım yalnızlıkla dost olduğumu görüyorum. Bu mümkün olan her maddi imkanın ötesinde bir zevk vaadediyor bana. Öyle güzel, anlamlı ve ruhuma hizmet eden bu değerli anlarda olabildiğince susmayı ve bu keşmekeşin içinden sıyrılıp bu hayatın neresinde olduğumu sorguluyorum. O zamanlarda şaşılır ki benim için değer algısı kökünden değişiyor. Dünyanın vaadettikleri bir bir değerini yitiriyor ve beni yeni yeni alışmaya başladığım, tadının bu dünyadan bir zevk ile tanımlanamadığı, insanların belki çok aradıkları ama bulmakta hep atıl kaldıkları çok değerli bir hisse ulaştırıyor. Bu hissi tanımlamak ve şuan burada, bu hissin size ne olduğunu söylemek elimden gelmiyor. Şayet bunu gelecekte herhangi bir vakitte yapabileceğimi de zannetmiyorum. Sadece hissettiğim o duygunun tesirini çok hoş buluyorum. İnsanların hayatlarını maddiyat için sürekli azalttığını, milyonlarca yığının kendini iyi hissettiği bir iş yapmaktan çok uzak olduğunu, adeta varlık içinde yok olduğumuzu görmekten büyük rahatsızlık duyuyorum. Şiir yazıyorum. Çünkü bunu yapmak bana iyi geliyor. Yapmamak veyahut herhangi bir sebepten dolayı yapamıyor olmak da beni rahatsız hissettiriyor. Hiçbir zaman şiirlerimin güzel olduğunu savunmadım. Hatta çoğu zaman, hemen hemen her zaman, girdiğim hiçbir ortamda bana konusu açılmadan şiir yazdığımdan da bahsetmedim. Şiir, insanların nezdinde bana saygı duyulması için yaptığım bir faaliyet olmadı hiçbir zaman. Şiirin böyle yapılabileceğini de düşünmedim. Şiir benim için tarihe bir imza atmak anlamına da geliyor elbette. Ben, duyguları yoğun hisseden bir insan olarak açıkça belirtmek durumundayım ki mantıklı olamıyorum. Sevdiklerime karşı çok saf, sevmediklerime karşı da çok hassas olmak elimde değil. O yüzden aslında benden yönetici olmaz. Karar alırken yeteri kadar ciddi ve mantık temelli olabileceğimi iddia edemem. Hayatımda bir istikrar olsun ister miyim? Hayır, istemem. Hayat, ucu bucağı olmayan bir okyanus gibidir. Her anı başka bir deneyim getirir. Bu farklı deneyimlerde insanlara, her seferinde değişik duygular yaşatır. Ve bu hayat, ne kadar çok, farklı duyguyu yaşayabildiysek o kadar anlamlı oluyor. Bu hayatta bir hiç olarak size güzel bir tavsiye vermek istiyorum: Lütfen aşkı arayın. Sevgilerimle hep...
TÜM YORUMLAR (1)