Hüzünlerin sarı odalarında umarsız masalların kitaplarını okuyorum
Serüvenler sürdüm dudaklarıma, aşkın yeşil ovalarından geçiyorum
Yangınlar büyüyor ruhumda, sarhoş nidalarla kendimi avutuyorum
Sevinçlerin denizlerine ay düşmüş, ben yakamozlarla sevişiyorum
Hercai düşünüşlerin kutup yıldızına uzattıkça bizler avuçlarımızı kayıp bir dest/anın iç sesi vurur kıyılarımıza, derin bir ırmak alabora olmuş aşkları s/aklarken koynunda. Oysa ardından baktığımız, hıçkırıklara boğulduğumuz sevda sızılarının yangınları yamandır, bütün düşlerin yanakları al al olunca içimizdeki o al/az şarkılar kanayan bir düş yumağıdır. Tutuşur gönlümüz, göğsümüzdeki enginlere sıçrar yaşayamadıklarımız ve dudaklarımızdaki titreyişler kaybolan anların sarhoş nidaları gibidir.
Artık birbirimize iki yabancıyız.
Her ne kadar acı olsa, ne kadar güç olsa
Her şeyi evet, her şeyi unutmalıyız.
Her kederin tesellisi bulunur, üzülme.
Muhteşem güzellikte bir esere imza atmışsınız tekrar.Büyülü bir sevda romanının satırlarını okudum sanki.Etkilenmemek.büyülenmemek elde değil.Selahattin YETGİN klasiklerine bir yenisi daha eklenmiş.Alkışlar Sn YETGİN.
Antolojim ve tabi en yüksek puanımla
yürek ve kalem sesiniz hep çağlasın şair,kutlarım kocamanından
sevgi dolu kalın e miiii
bu kalem hep yazsın,biz okuyalım zevkle.
kutlarım
namık cem
Uçurulmamış sevinçlerimizin kaydı silik raflarında bir tutam yalnızlık tabakası birikir gün kırığı saçlarımızda. Kırılan her düşün yansıması önce denizleri arar, yakamoza sevdalı âşıkların nasırlı avuçlarında. Hep o yangını dudaklarımız içmez ve her yangın yüreğimizdeki delirmiş sözcükleri aşamaz. Her hattıyla bizim olan ve sınırlarını iç çekişlerle belirlediğimiz bir yaşam penceresidir hayat, rüzgâr sokulur arada bir varlığımıza ve düşler ekeriz muştularla aşkın tarlalarına.
.....
herzamanki güzelliğindeydi '' Selahattin Yetgin dizeleri ''.. teşekkürler dost.. :)
çıktı aldım dost haberiniz ola
yüreğinize sağlık
saygılar...
'Her hattıyla bizim olan ve sınırlarını iç çekişlerle belirlediğimiz bir yaşam penceresidir hayat'....pencereyi araladım nefes almak için ama yüreğim gizlenmişti gönlünün gölgesine,bekliyorum güneşi aşk tavanından şavkı vursun camıma diye......her zerrem güneş kesilsin penceremde.......defalarca okudum yürek sesinizi......teşekkürler....
Çok sesli bir vurdum duymazlığın dalgasındaki hüzün gibi. Çığlık olmak kendi içinde ve seslenmek yine kendi derinliklerine...
evet...belkide her birimiz kendi içimizde yine kendimizle savaşmaktayız...isteklerimiz ve yapamadıklarımızın iç çatışmasıdır kısaca yaşadıklarımız...yaşayamadıklarımızsa yüzümüzü gözlerimizi gölgeleyen hüzünlerin taa kendisidir...belkide hiç yaşayamadıklarımıza duyduğumuz özlemle, sarılışımız bu yüzdendir içimizdeki hüzünlere...
Yüreğinize sağlık arkadaşım...hüzünlü bir zevkle okudum yazdıklarınızı...saygılar 'dost yüreğinize...
Bu şiir ile ilgili 7 tane yorum bulunmakta