Gel, seni beni atalım adımızın yanından;
Biz olalım, bir şarkıda yan yana yazılsın adımız.
Notalar seni, sus işaretleri beni anlatsın,
Sen hep bana sus, ben hep sana şarkılar söyleyeyim.
Sonra, bir şiirin dörtlüğünde buluşalım;
Her satır seni, beni, bizi anlatsın.
Sıcak, ince belli çay bardağı değerken dudaklarımıza,
Herkes çay yudumluyor sanarken,
Biz aşkı yudumlayalım.
Bir bulutta birbirine dokunsun gözlerimiz,
Sen yağmur ol, ben şimşek.
Yakıp kavuralım,
Sonra gökkuşağıyla yeniden doğuralım.
Sen maviyi al gözlerimden,
Ben yeşili yüreğinden,
Mavili yeşilli, rengârenk bir dünya kuralım;
Hiç kahramanı olmasın bu hikâyenin.
Tezenenin saza dokunup okşadığı gibi,
Kulağımı okşasın sesin.
Dünyanın en güzel melodisi,
Yol alsın dudaklarından kulaklarıma.
Sonra, bir yıldızın kuyruğuna tutunup kayalım
Ve dilek tutalım,
Tutup tutup olmayan dileklerimize inat.
Uzanalım boylu boyunca kumsallara,
Sen deniz kabukları topla bana,
Ben yakamozu indireyim gözlerine.
Sonra dolayalım aşkı dilimize,
Bağlayalım ellerimizi birbirimize,
Görünmez aşk kelepçesiyle.
Ben tutsak olayım sana,
Sen özgürlüğü öğret bana.
Duvarlara çarpa çarpa yok edelim umutsuzlukları,
Acıları...
Gel, tut elimi;
Sen, ben değil, biz olalım,
Gelmeyen mutluluklara inat.
10.10.2024 16:09
Kayıt Tarihi : 10.10.2024 16:12:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!