Her birimiz aslında, kendi çapında, kendini anlatmaktan başka birşey için yaşamıyor. 'Beni anlayan yokmu' haykırışı ile insanlara bağırıyoruz ama bu sessiz çığlık, sessiz bir haykırış olarak kalıyor. Hanginiz, kardeşim, kocam/karım, yoldaşım, annem, babam, akrabam 'BENI ANLADI' diyebilirsiniz? Anlamadılar, anlayamadılar, anlamayacaklardır da.
Hepimizin çabası kendini anlatmak! Niye?
Niçin kendimizi anlatmak derdi ile hayatımızın yıllarını boşa geçirmekteyiz? Varsın anlamasınlar seni de ne çıkar? Kaç kişi var ' Beni gerçekten anladı' diyebileceğiniz? Gönül rahatlığı ile kollarına kendini bırakıpta ' bu beni anlayan kollar' diyebildiğiniz? Varmı acaba? Yoksa, kimse tarafından, anlaşılamamış bir özün aynasını mı aramaktayız?
Nedir Ayna? Bizi, bize, bizim, bizliğimiz ile gösteren bir bakışmıdır? Yoksa karşımızda ki insanin benliğini kendi içimizde eritip' O ben oldu, ben o oldum' demekmidir?
Aynı fikirde olmanın bir anlamı varmı? Aynı düşünmenin, aynı tatmanın, aynı zevkleri paylaşmanın?
Peki senin aynın olmayan biri acaba seni nasıl anlayacaktır? Sevgi ile olabilirmi? Aşk ilemi?
Aslında tüm çabamız, başkalarının bizi anlamasını beklemekten başka birşey değil.
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta