Aşk bir isyandır asi olduğun
Sonu hicranla biten biat etmediğin
Güçsüz bedeninle yük altına girdiğin
Çığlıkların yankıdır Sema'nın dört bir yanında.
Ölüm hissi sarar vakitsiz zamanlarda
Yokluğun armağanıdır bu
Kurgulanmış düzmece bir hayatta
İsyanım yazılmış bilmediğim bir hayratta.
Çay döküyorum ince belli cam bardağa
Hayal kuruyorum dolum anında
Her yörede farklı bir hesapta
Deniz seviyesi yüksekliğinde kırgınlığım.
Vedalar soğuk gelir sıcak yüreklere
Odamda kalan benden hatıra
Kağıt üstünde bir kaç not alacak verecek hesapları
Yarım paket sigara gazı bitik bir çakmak.
Su ile rakı karışımı aynı renkte buluşup birleşince
İkisininde özünü kaybettiği buzun barıştıramadığı
Gerçek ne sana ne bana, anasonlu bir tat
Tarifi imkansız kendini kaybetmekle kaldığın.
Kaç öyküsüz insan geçti bu yoldan
Kim gerçek siluetini görebildi aynalardan
Yeşille tanışmamış bozkırlardan
Gelip geçtik sevdanın hicret yollarından.
Yıllanmış kınalı elleri tutar nasır
Hakikatlar Hülyaları bırakır yarım
Deniz görmemiş bir garip çoban gibi
Maviliğin en koyu uzağına hissedarım.
Ve bir gün gelir işte o,gün
Araya girmiş soğuk bir yılan çıkar
Fırtınalara yenilen taze fidan gibi
Hüsran sarar yorgun bedenini.
Aşkın yolları her yaşta farklıdır
Farklı görüp farklı yaşadığım tanıdığım
Her yaşta biraz daha geç kaldığım
Ve bundandır tarifinde otostop yaptığım.
Aşk vedayı tanıdı tüm güzellikleri yok sayarak
Mahrum ve mahzun bırakma pahasına
Sattı Ademoğlunu zarif ince bir vakitte
Bundandır çektiğimiz acıların lisanı.
Kayıt Tarihi : 31.5.2016 18:36:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Selam ve saygılarımla.
bir şiir olmuş,
tebrikler
İsmet bey,
ilhamınız
bol olsun,
selamlar...
TÜM YORUMLAR (5)