Yıldızlar hep mi parlaktı bu kadar
Deniz bu kadar dingin
Tenimi yalayan rüzgarın kokusu böyle miydi
Ya bu topraktan fışkıran yaşamın sesi
Gözler bu kadar uçsuz bucaksız,derin ve yeşil
Bir bakış bu kadar anlamlar yüklü
Bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Devamını Oku
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
milyonlarca yıldır,aşkı ne şirler ne şarkılar tüketemedi..
saygılar efendim
şiirleriniz çok güzel
efendim şiir çok içten tam puan arzettim kabulünüz dileği ile
KUTLUYORUM GÜZEL ŞİİRİNİZİ. HASRET KOKAN GÜZEL BİR SEVDA ŞİİRİ. SAYGILARIMLA...
bu şiiri tuttum...
Zevkle ve tad alarak okudum,beni alıp götüren bir sürü dizeniz var.gönülden kutluyorum,saygılar
AŞK , AŞK OLALI
BÖYLE ANLATILAMADI...
Duygu sağanağına yakalandım yıllar öncesine yaptığım yolculukta...bu keyifli yolculuk için binlerce teşekkürler...
sizin yorumunuzla aşkın bileşkesi güzel bir şiir olmuş, yüreğinize sağlık
insan; kendi ruhunun en dip derinliklerinde,
ruhen ve piskolojikmen hiç bir sebep ve neden
aramaksızın bir başka ruhla birleşmesinden
doğurur aşk'ı.
kendisini hissettiği ve ve ruhen yakınlık uyumu
yakaliyabileceği bir ömrün en tarıf edilemez
güzelliklerini de yakalayabileceği anlardır insanın!
aşık yureği kutlarım...
Sınırı olmayan bakışın yeşilliğindeki anlam gözden gönüle giden mesajdır.
Bakıldığında öyle parlak yıldızlar. Hele dağ arkasından ağır ağır güneş çıkarken (oysa o yerinden kıpırdamazmış) zavallı kıpırtalarla sönükleşmeye başlayan yıldızlar bile ilk dizedeki gibi çok parlak olurlarmış o ruh halinde.
Bakınca deniz gönlün dinginse öyle olurmuş.
BİLİM RÜZGARLARIN KOKUSU YOKTUR DER. BİLEM SU İÇİN RENKSİZ VE KOKUSUZDUR DER.
ŞAİR İSE VARDIR DER.
VARDIR.
VARDIR.
RÜZGARLARIN KOKUSU. Ne iyi akla düşürülüyor. Rüzgarların kokusu. Rüzgarların kokusu. Öyle ki uzak diyarlara, kavuşumalayacak mekanlara giden kutsal haber elçisi... Bir şair 'rüzgarların kokusu'nu hatırlatır. Bir şiirsever çağırışımında ağlar.
Ne olur aşk parantezlensin şiirin adında. Yanına 'Rüzgarların Kokusu' konulsun. Gönlümden öyle düştü. Ten, tin sularıyla dağda eşkiya da olsun.
Topraktan fışkıran yaşamın sesi.
Çocukluğunda demir eksikliğinden midir nedir, ırgat annesi tarlada pamuk çapalarken, tarla kenarında uyutulan ve uyanınca toprak yediği kendisine sonradan anlatılan bir köy insanı olarak bu topraktan fışkırma duygusu; yine tarla kenarlarına dikilen börülceler, süpürge otları, bamyalar, taze fasulyeler, pamuk içlerine serpiştirilen kavun ve karpuz tohumları, hatta sadece koklanmak için yetiştirilen, yenilmeyen kavunun güzel kokusunu taşıyan ve şimdi toprak sarhoşu olduğum içini adını anımsayamadığım küçük kavun şeklinde parfüm olarak kullanılan sebze ile meyve karışımı asil bitki, amcamın kızının yaz mevsimlerinde göçtükleri bahçesinin sulak en güzel yerinden getirdiği minik domatesi şakalaşarak armağan edişi topraktan fışkıran yaşamın sesiydi.
Ya... Bir dizedeki topraktan fışkıran yaşamın sesi bazı insanlara yaşamın anlamını olduluyor. Sağolasın şair ve şiir.
Daha ilk dizeler de yaşatılanlar.
Bu şiir ile ilgili 34 tane yorum bulunmakta