Dalmıştı semaların derinine gözlerim,
Cananı arıyordu özlemle tüm öz’lerim.
Özlemim zirvedeyken nur semayı kapladı,
Sınırsız bir heyecan kalbim arşa fırladı.
İşte, o an gözümden perdeler kalkıverdi,
Beynim de baş gözümü ruhun emrine verdi.
Hayal, akıl, kalp ile tüm hislerim meczetti,
Hepsi de teker teker ruhuma secde etti.
Sonra aczi mutlaktan, fakrı mutlaka gittim,
Sınırsız bir şevk ile sınırsız şükür ettim.
Silindim masivadan, hiç var olmamış gibi,
Bir baktım siliniyor hiç yapılmamış gibi.
Masiva yerle yeksan kalmadı izi bile,
Geçmiş, gelecek sıfır, gelmez bir anım dile.
O anda birden bire sanki gökler açıldı,
Öyle bir nur çıktı ki, yedi yöne saçıldı.
Buluştuk Yârimle biz o güzellik deminde,
Şuhut, misal arası bir berzah âleminde.
Göründü nurun nuru, muhteşem bir tecelli,
O öyle bir nurmuş ki; eşi bulunmaz belli.
Seyrettim doya doya, bir anda binler asır.
O binler asır bana, geldi bir andan kasır.
Zaman akan bir nehir, beni yâre yaktırdı,
Gönlümün gönlünü de, yar gönlüne aktırdı.
Aktı da yar gönlüne, yarla oldu gönülüm,
Açıldı binyapraklı, bin renkli nurdan gülüm.
Yârimle biz gezindik ceberut âleminde,
Aşk ve de meşk eyledik şevkin zirve deminde.
Aşk şarabını içtik, mest olduk, mestan olduk,
Erlik libası biçtik, nur ile yeksan olduk.
Araladık yetmiş bin âlemler perdesini,
Sonsuz sevdayla geçtik âşıklar beldesini.
Ten ve namdan hiçbir iz bile kalmadı bizde,
Hiçler ile biz’leştik, Var’da var olduk biz de.
Geldik O Sonsuz Nur’un sonsuzluk hanesine,
O en güzel yârimin Zat-ı Şahanesine.
Kab-ı Kavseyn miktarı sokulduk huzuruna,
Baktık, müşahit olduk nur içinde nuruna.
Akıl ve kalp şaşmadı, göz de şaşmadan baktı,
Akıl sustu, kalp durdu, gönül gönüle aktı.
Bir olduk O Nur ile nurların mabeyninde,
Ders-i hakikat aldık o vehbiyet deminde.
Gönül istedi daim ve ebedi bakmayı,
Garip gönlümle Yâr’in gönlüne hep akmayı.
Fakat sonra çakıldık en zirveden zemine.
Yani, döndük geriye dünya cehennemine.
Artık anılardadır muhteşem güzellikler,
Müstahaktır şimdi bu onmaz müptezellikler.
Yedi kat efkârdayız bekleriz Rahman’dan nur,
Kahır üstüne kahır, kat kat üst üste konur.
Sevgiliden ne gelse aldı içe bu sine,
Gönülle kucakladık, sindirdik sine sine.
O bizim bir tanemiz, candan içre canımız,
Sevgilimiz, yârimiz, en candan cananımız.
Her hücremiz bir candır, her birin bir can etsek,
Ta gönülden hepsini O yâre kurban etsek;
Yine de O’nun için yaptığımız bir hiçtir,
Zaten hepsi O’nundur, varlığımız bir hiçtir.
Ey sevgili ne olur, bizi Sende yar eyle,
Sende Sana yar olup, sonsuz bahtiyar eyle…
26. Aralık. 2009 – İzmir
Ali OskanKayıt Tarihi : 28.12.2009 04:10:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Ufuktan yeni doğan mehtap gümüşten tepsi.
Dalmıştı semaların derinine gözlerim,
Cananı arıyordu özlemle tüm öz’lerim.
Özlemim zirvedeyken nur semayı kapladı,
Sınırsız bir heyecan kalbim arşa fırladı.
İşte, o an gözümden perdeler kalkıverdi,
Beynim de baş gözümü ruhun emrine verdi.
Hayal, akıl, kalp ile tüm hislerim birleşti,
Hepsi de teker teker ruhuma secde etti.
Sonra aczi mutlaktan, fakrı mutlaka geçtim,
Sınırsız bir şevk ile sınırsız şükür ettim.
Silindim masivadan, hiç var olmamış gibi,
Bir baktım siliniyor her şey de benim gibi.
Masiva yerle yeksan kalmadı izi bile,
Geçmiş, gelecek sıfır, gelmez bir an'ım dile.
O anda birden bire sanki gökler açıldı,
Öyle bir nur çıktı ki, yedi yöne saçıldı.
Nurun içinde bir nur, iç içe nice nurlar,
Merkezde yoğun nurdan açıldı nur kapılar.
Buluştuk Yârimle biz o güzellik deminde,
Şuhut, misal arası, bir berzah âleminde.
Göründü nurun nuru, muhteşem bir tecelli,
Güzel Duygulardan ve Hisleriden Dolayı Sizi Kutlarım Ali Oskan Üstadım Saygılarımla Allaha emanet olun.
çok güzel bir şiir okudum
şiirleriniz yürekten gelen sesin ışıltısı
*************kutluyorum******************
selam ve sevgiler
TÜM YORUMLAR (5)