Eşyanın sırrını ma'na da çözen
Kulluk makamında kalandır âşık
Gece uykusunda mâvera gezen
Kelâm-ı lâtif'i bilendir ÂŞIK
Yüreği volkandır bakışı serin
Bakarken gözünde ma'na sı derin
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
aşk heceye gelmiyor gurban..))
yazamadım dörtlük ..sanki bir kelime dahi yok aklımda
valah yazamadım
güzel şiirinizi ve katılan dostları kutlarım
Hakkı bilen perva etmez cihana
Yiğit olan boyun eğmez fermana
Âşık olan düşer yanar hicrana
Fani ömrü sanki talandır ÂŞIK.
Sayın Akkoyun, günlerdir bir tebessüme hasret kalmıştık. Ne iyi ettin de böyle sesimizi soluğumuzu bir araya getirdin.
Üstadım; coşkulu yüreğine, usta kalemine saygılar ve binlerce teşekkür.
Sevdalı yâr için kalbi solsa da
Gurbet ele düşüp saçın yolsa da
Dertler yüreğine keder salsa da
Her zaman hak yolda olandır ÂŞIK ........Burhanettin Akdağ
çok harikaydı.....helal olsun şair dayanışmasına....saygılar
Yaşasın gönlümün ince yerinde
Yaş görmek istemem kirpiklerinde
Belki insaf eder günün birinde
Diyerek beklerken ölendir AŞIK
***
TEBRİKLER ABİM DEĞERLİ BİR DOST KALEMLER PAYLAŞIMI OLACAKTIR ..SELAM VE HÜRMETLERİMLE
aşık olanın hali ayandır
yarsız bir günü bin gün sayandır
vuslat'a ermek sanki haramdır
açmadan gülü solandır AŞIK...................Mehmet Nalbant
çok güzel dörtlükler üstadım.acizane ben de bir dörtlük yazmak istedim...
Harika bir çalışma.... Katılanları ve başlatanı kutlarım.
Aşk değildir sevdiğine köle
Aşık yaşatandır özgürce
Kalbindeki tüm sevgiyle
Paylaşır hayatı düşleriyle
AĞAM MUHTEŞEMSİN.
ALNINDAN ÖPÜLDÜN.
ANTOLOJİ'YE RAĞMEN BİR DÖRTLÜKTE BENDEN.
ON PUAN AMBALAJLI.
SELAM VE DUA İLE.
Söylediği sözler dengi dengine
Kalemle katılır Hakk’ın cengine
Rağbeti hiç olmaz küstah zengine
Rızkını fakirle bölendir AŞIK
Kadere yenilmez efedir sözü Gönlünü çelendir pembe sümbülü Dinlemez fırtına hırçındır yüzü Gülmez kavuşmadan yücedir özü Derdine içinde ölendir AŞIK____ bir dörtlükte benden olsun Şiir Dostum, Kutluyorum şiirinizi Sevgi ve Saygımla.. '
Rumuz: Selma İzcimen
Makberi aşığın hicâptır özü
Sevgiyle tutuşur her iki gözü
Ayırmaz mevsimden baharı yaz'ı
Dünyası gözünde yalandır AŞIK ....
harika usta dizeler kendi dizelerimden yorum yapmak istedim
'Dünya bitmez denen aşklar gibi yalandı'
kutladım üsdat saygılarımla
Bu şiir ile ilgili 30 tane yorum bulunmakta