Haydi Mehmet haydi canım
Haydi yürü kızıl kanlım
Haydi yürü Pir Sultanım
Haydi başka başka dillim
Haydi benim Türkiyelim
Sana oğlum demem hayatta çiğsen
İstemem başına altın taç giysen
Yetiştirip iki ağaç diktiysen
İşte sen o zaman benim oğlumsun
Zalimin önünde boyun eymezsen
Mor yaşmaklım bahar geldi
Sen de durma eserek gel
Bahçe bahçe kucak kucak
Lale sümbül keserek gel
Kopar ayrılık bağını
Bizim köyde bir ağayla bir Nazlı
Yaşıyordu, yaşıyordu, yaşar ya!
Ağanın göbeği, Nazlı'nın karnı
Şişiyordu, şişiyordu, şişer ya!
Nazlı'nın ne damı, tarlası, beyi
Sakal seni güzel için taşırım
Ben seni kesemem kara sakalım
Nerde güzel görsem hafif kaşırım
Ben seni kesemem kara sakalım
Şıhlar gibi üç beş karı almadan
Bilemedim Hudam bu nasıl haldı
Verdiğin canımı bir mayın aldı
Ana kucağında öksüzüm kaldı
Hudam Hudam
Ne zalımdır Hudam Suriye Yolu
İzmir bura Kordon boyu
Üç kişi bir tabuttayız
Elimiz ağzımız bağlı
Üç kiçi bir tabuttayız
Altımız taş üstümüz taş
Uçun kuşlar haber verin Kerem'e
Kerem gelsin merhem olsun yareme
Bilinmez bir yola düştüm giderim
Bu yol beni götürecek vereme
Uçun kuşlar haber verin Kerem'e
Kervan gitti biz uyuya kalmışız
Haydi ey tamburam biz de gidelim
Tatvan kenarından Nemrut dağından
Haydi ey tamburam biz de gidelim
Gidelim tamburam gayrı sılaya
Git efendi hançerlenmiş yaramı
Eşeleyip tazeleme bu sıra
Köyüm yolsuz ben kanunsuz yaşarım
Utan da şu asıra bak asıra
Demek vekilimsin vay benim başım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!