Bahar bitti yaz da bitti güz geldi
Yine dağlar beyaz kara erişti
Yaylacılar geri döndü köyüne
Çöller ıssız kaldı bora erişti
Doydum artık bu dünyanın derdine
Kispetimi giydim çıktım meydana
Benim rakiplerim er olsun ama
Her rast gele meydanlara çıkmam ben
Güreşlere uygun yer olsun ama… …………..Âşık Gürkani
İster karakucak isterse yağlı
Hasret kaldım senin o mah yüzüne
Doyamadım gülüşüne nazına
İsterim ki erem aşkın hazzına
Gözüm yolda kaldı gel cananım gel
Hasretini hep kalbimde sakladım
Enver Gürkan
Her milletin kutsal şeyleri vardır
Bizimkisi Kur'an Bayrak Ezandır
Ne kadar nefsine hakimsen kârdır
Eğer aziyorsa şimdi ez andır
Mekân eylemişim Anadolu’yu
Benim için köyü ilçe fark etmez
Bütün çilelere gerdim göksümü
Ama azı ama pekçe fark etmez
Gezmek görmek benim için bir dava
Bu kafama birçok soru takıldı
Hızır ister şimdi bu deli gönlüm
Moralim bozuldu ruhum sıkıldı
Huzur ister şimdi bu deli gönlüm
Yarab verdiğim şu yaşam savaşı
Dikkat Anadolu âşıklarına
Kazancı işleyin kârı işleyin
Hiç değilse eser kalsın yarına
Kolayından geçin zoru işleyin ………Aşık Gürkan
Cahil olan gelsin nasihat alsın
Bak bana da oldu ilham kaynağı
Mert duruşun İshakpaşa sarayı
Teker teker seçilmiş de örülmüş
Her bir taşın İshakpaşa sarayı
Minaren yükselmiş gözetir arşı
Allah’ın rahmeti bereketi cümlemizin üzerine olsun Cenabı Hak insanlarımızı her türlü tehlikeden uzak tutsun, ürününüz bol gönlünüz pür nur olsun. Değerli arkadaşlar gönül dağarcığını yoklayalım ne çıkarsa sizinle paylaşalım. Efendim ben bu âşıklık mesleğine yeni başlamıştım, bizim ö dönem de atımız yürürdü çünkü radyo, tv, falan yoktu, halkın eğlencesi âşıklardı bende çevremde fazla âşık olmadığı için halkın gözdesi idim, her gittiğim yere baş üstünde tutarlar, tabi bu sevgi bana değil ozanlığımadır. Beni bir gün düğüne götürdüler akşam oldu cemaat tıklım tıklım dolu, her kes beni diliyor bende coştukça coşuyorum. Aslında kendini beğenmek gurur kibir kötü şeydir, biz tabi o zamanlar onu düşünmüyoruz bu meydan benim, vakitsiz öten horozlar gibi. Program yaptığım yer transit yol üzeri, tam kendimi bu revange kapılmışken üç kişi içeri girdi, biri benim o zaman ki yaşımda ikisi yaşlıca. Ben o zaman dünyanın kaç bucak olduğunu anladım. Yaşımdaki olanı karşıma çıkardılar bu yıldırım gibi girdi ben bildiklerimi de unuttum, neye uğradığımı şaşırdım. O zaman anladım ki Gururlanma ey Gürkani el elden üstündür ta arşa kadar. Beni hırpaladı posamı çıkardıktan sonra öbürleri benimle atışmaya lüzum görmediler bırakıp gittiler. Buda bana bir ders oldu o cemaatte daha hevesim kalmadı. Gelin bunu birazda tel ile anlatalım söylesin Gürkani sizin sıhhatinize güzelliğinize kazasız belasız günlerinize.
Yeni başlamıştım çok şey bilmezdim
Tuttu taştan taşa vurdu insafsız
Önceden bilseydim asla gelmezdim
Rabbim yemin etmiş iki nimete
Birisi zeytindir birisi incir
Dilde gönül gibi ettir ebette
ÜSTADLARIM BÜYÜK DERSLER NİTELİĞİNDEKİ ŞİİRLERİNİZİ OKUMAK MUHTEŞEM HOŞUMA GİDİYOR YAZAN YÜREĞİNİZ DAİM OLSUN AŞAĞIDAKİLERDE İÇİMDEN GELDİ BELKİ OLMADIĞINI BİLDİĞİM HALDE PAYLAŞMAKTAN MUTLULUK DUYUYORUM
EN DERİN SELAM VE SAYGILARIMLA
Kötüleri sordum neden hep galip
Yediğine baksan h ...