Aşçı Şahsıma Çok Sinirlenmişti

Öğle yemeği için, girdim müesseseye,
Çeşit çeşit yemek var, başladım söylemeye…

Laflar emir gibiydi o kebaptan da gönder!
Pilav, çorba ve soda, ekmeği uzatıver?

Bu zorlarına gitti, itibarım pek yoktu,
Muhterem sayılmazdım, abes hâlimiz çoktu…

Hemen geçtim oturdum, eleman yok dediler,
Kalkmak da istemedim, onlar da beklediler…

Yardımcı bayan vardı boş boş dolaşıyordu,
Ona da rica ettim, duymak istemiyordu…

Herkes kendi alıyor, kendisi taşıyordu,
Biz taşısak dökerdik, şahsımız çok yorgundu…

On dört ilaç içmişim, doktordan geliyordum,
Astım ve bel fıtığı, iyileşemiyordum…

Biraz da kiloluyuz, başımsa çok dönmekte,
İlacın biri ağır, şahsımız gizlemekte…

Gece uyumamışız, sıkıntı ve stresten,
Evde yemek pişmiyor buna da üzülmekten…

Burası il merkezi, bayağı yürümüştüm,
Otobüste ayakta, bir yandan hüzünlüydüm…

Aşçı umursamadı, üstümüz başımız pis,
Selam da olmayınca duymamışlar iyi his…

Bayan zaten bakmadı, aşçı da sinirlendi,
Kendim alacakmışım, üç beş kelime etti…

Adım zaten görgüsüz, bilirler ki bekârız,
Bir yandan aceleci, bir yandan da kabayız…

Oturdum ve bekledim, paramız cebimizde,
Emir vermem suç değil, tüm suç müessesede…

Herkes kendi alıyor, şahsıma laf vuruldu,
İyilik yaramıyor, bu laf hoş olmuyordu…

İhtiyar biri geldi o, da kendisi aldı,
Suç belki de şahsımda, elemanlar haklıydı…

Seslendim yineledim az olsun utandılar,
Her şeyi getirdiler, ekmeği koymadılar…

Uzanıp da almadım, uzanmam tehlikeli,
Neyse ekmeksiz olsun sanki çok mu gerekli?

Kasaya kadar vardım, ne yedin, dediler,
Soda dâhil dört kaptır, işte masamdakiler…

Aşçı çok sinirlenmiş, usta sert sert bakıyor,
Müşteriler hep sessiz, kız kötü davranıyor…

19 lira verdim, tebessümle ayrıldım,
Tekrar uğrayacağım, bunlara alışkınım…

(2014)