Gözlerinin rengi diye yeşili sevdim.
Ağlasan sızlasan gözünün yaşını sildim.
Onsuz yaşayamam diyordum ama,
Bak yine yaşadım bugüne geldim.
Siyahı sevdim saçının karası diye,
Gizliler saklılar
Dertler sanki on parmaklılar
Yalanlar yanlışlar
Hayatımdan çaldılar
Vurdular kırdılar
Yerle bir ettiler
Her gönül mutlaka geçmişin izlerini taşır.
Gün gelir özlemlerin ızdırabı had safhaya ulaşır.
Gözler perişan; çaresiz bu yürek karamsarlığa bulaşır.
Zaman her şeyin ilacıdır, karamsarlıklar ise geçen zamana karışır.
Elde kalan nedir? Gözde kalan bir damla yaş.
Hepsinin ayrı bir yeri var bende
Sen kolay unutup kolay silsende
Nasıl sevdiğimi bilmesende
Umursamaz görmezden gelsende
Ne gecem sabah olur artık
Hiç bir sensizliği yok bu gözyaşımın
Hiç bir anlamıda yok
Hiç bir çaresi yok bu halimin
Hiç bir çıkarıda yok
Mutsuzum rıhtımın kıyısında
Zamansız kırıldım döküldüm.
Amansız derde düştüm anne.
Senden öncede ben ne acılar çektim,
Neleri görmüştüm anne.
Hiç biri senin kadar yakmadı anne.
Acılar yakamı bırakmadı anne.
Kömür karası bu bahtım,
Zeytin karası gözlerini özlesede ne hacet!
Şimdilerde yüreğimde derin bir hüzün,
Bugünlerde yüreğimde binbir dert!
Çıkmaz sokaklar gibiyim.
Öyle yanmışım ki
Söndürenim bulunmaz.
Öyle sevmişim ki
Yar derdime derman olmaz.
Yazgısı mı kaderin?
Yanlışı mı hislerin?
Bu benim ilk yalnızlığım değil
Bu kalabalık şehrin tam ortasında.
Yalnızlığı bir ben yaşadım tepeden tırnağa
Gizli bir yalnızlıktı bu sessiz ve o
Kalabalıklar benden habersiz
Fırtınalar kopardı içimde
Cennetin en güzel kokuları sende saklı.
Bağışladın beni en vurdumduymazlığımda bile.
Affetmenin en erdemli yanını gördüm sende.
Umutlarımı hayallerimide gömdüm senle.
Meğer ne boşmuş herşey ne kadar değersizmiş
Bir senin yokluğunda anladım.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!