Geçen zaman sinsice,
Geçen zaman haince,
Girmiş demek bu kalbe;
O çok sevdiğim düşler bile
Ağlıyorlar halime.
Seni daha dün tanıdım.
O sen olamazdın, yoktu yerinde
Yıllardır bel bağladığım.
Seni daha dün tanıdım.
O sen olamazdın.
Yıkıldım çok ağladım.
Yine mi başa döndüm?
Sana ben boşa döndüm.
Baharımı hazan ettin.
Güneşsiz bir kışa döndüm.
Sensiz ömrüm olur talan.
Ah İstanbul özlemlerim sende saklı.
Seni seyre dalıyorumda,
Sanki karşımda duruyorsun telli duvaklı.
Ah İstanbul bir başkadır eylül akşamlarında,
Boğazın sefasında yakamozların.
Beni bin bir çeşit hayale daldırır,
Donuk kalan gözler,
Sararıp solan yüzler
Gidişinin sebebi.
Sevgilere küstüren,
Sevmelere küstüren,
Yok edip bitiren
Vardır elbet herşeyin bir çaresi.
Bu devran böyle sürüp gitmez!
Kurur birgün gözlerinin nemi,
Sanma ki bu gözler bir daha gülmez!
Durmasada zaman, dönmesede geçmişin geriye
İçimde birşeyler koptu galiba
Artık yüzüne bakmak bile
Gelmiyor içimden....
Sızlatıyor kalbimi sinsice gülüşün,
Ya da öyle hissettiriyor
Derdi cefayı çektiğim,
Zevki sefayı sürdüğüm memleketim İstanbul.
Gözlerimi sende açtım.
Toprağında yedim içtim.
Onlarca diyarlardan geçtim.
Bir sende beni buldum.
Gülerdim daha çok
Ağlardım ama ara sıra
Şimdi gözyaşlarımı
Her gün dökerim satıra.
Elimde bir kuru gül,
Birde bu yüzük hatıra.
Su bulanıktır, eğer elinden içmiyorsam
Nefes almak zor gelir sen olmadan yanımda
Bir sebebi var elbet senden geçmiyorsam
Dikeni neylesin bülbüllerde mutlu gül dalında!
Elinden zehir olsa hiç düşünmez içer gönül
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!