Arkamdan el sallarken Şiiri - Cevat Çeştepe

Cevat Çeştepe
1210

ŞİİR


147

TAKİPÇİ

Arkamdan el sallarken

/topaç dönmeye devam ediyor ama o sokak çoktan kaybolmuş bile/

-ey adı, adım olan çocukluğumun sokağı.., şehrim benim,
dumanları hala tüten anılar yangınımın içindeki kıvılcım…

daha dün., arasından seyretmiyor muydum seni uyku perdemin
kaybolup gitmişsin işte arkana bile bakmadan,
şimdi neredesin.
oysa bir bilsen hala ne kadar taze, kanattığın dizlerimin yarası…

..,sen başucumda okunan, bitmeyen bir masaldın bana her gece
kışlar çok ağır geçerdi ama hiç üşütmezdi, üstüme seni örtünce
ya şimdi diye sorarsan.., işte onu hiç sorma,
hiç sorma…
....,

/gözyaşlarım gümüş balıklar gibi akıyor, denize inen sokaklardan/

-anlatamadıklarım, kayıp bir martının çığlıklarında saklı
tanırsa, köprüden kalkan son boğaz vapuru tanır onu…

sanki binmişim Galata’dan bir gemiye de el sallıyormuşum gibi
Kızkulesi bir bakış bakıyor ki arkamdan,
yoksa bana mı öyle geldi.
inan ki gülüm., bir ayrılık fotoğrafına ancak bu kadar sığar hüzün…

..,oysa benim o rıhtımdan denize saldığım, kanadı kırık bir martıydı
ben değildim yani, İstanbul’da doğup-büyümüş bütün hatıralarımdı…
de ki bir dalgakıranın vedası gibiydi dalgalara…

....,

/bir denizin kıyısındayım, bulutsuzluğu mavi, gökyüzü altındayım/

-bekliyorum ki gece olsun., dökülsün üstüme bütün yıldızlar
akan gözyaşlarımın yerine, onlar yerleşsin gözlerime…

akşam çayının demi nasıl tütüyor değil mi, soğuk dağlara karşı,
böylesi bir günde ne de güzel gider..,
üstüne bir de sigara yakmalı.
kollarımı geceye açıyorum, güneşin perdesini yüreğime çekip…

..,yolunuz açık olsun çocukluğumun şehri, gençlik İstanbulum
sizi dünümden kanatlanan fırtına kuşlarına emanet ediyorum…
ve dönüp bugüne bakıyorum, yüreğimdeki sana
haydi canımın içi şimdi sımsıkı sarıl bana,
sarıl bana…

Cevat Çeştepe
Kayıt Tarihi : 20.4.2015 12:25:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Halenur Kor
    Halenur Kor

    Yıllar, çocukluk anılarını silemez... En masum, en içten duygularla doludur o yıllar... Hele bu çağlar İstanbul'da geçmişse, bin kat daha unutulmaz olur.
    İnsanın, yaşadığı, gönül verdiği bir şehirden ayrılması kadar elem verici şey yoktur. Ardında o şehir değil, tüm çocukluğu, gençliği, en saf ve temiz sevdaları da kalır... Bir de yürek şair yüreği ise, böyle muhteşem dizeler dökülür kaleminden...
    Çok, çok güzeldi değerli arkadaşım... Her şey gönlünüzce olsun.

    Cevap Yaz
  • İlyas Ateş
    İlyas Ateş

    .,yolunuz açık olsun çocukluğumun şehri, gençlik İstanbulum
    sizi dünümden kanatlanan fırtına kuşlarına emanet ediyorum…
    ve dönüp bugüne bakıyorum, yüreğimdeki sana
    haydi canımın içi şimdi sımsıkı sarıl bana,
    sarıl bana…

    bu güzel ve anlam yüklü şiirinizi ve sizi tebrik ederim
    cevat uocam

    Cevap Yaz
  • Hatice Ak
    Hatice Ak

    Tarih: 23.8.2015 13:40:00
    Konu: arkamdan el sallarken
    ----------
    ŞİİR: Arkamdan el sallarken - Cevat Çeştepe 20.04.2015 13:22:00

    İnsan Memleketini neden sever...?

    “Çünkü gidecek bir başka yeri yoktur da ondan” demişti bir oyuncu sinema filmlerinden birinde.
    Kuşkusuz gidilecek yerler vardır ama hep geçicidir, daha doğrusu insanı yaşadığı yere en çok bağlayan, mecbur eden çocukluğudur...

    Şimdiki zamandan geçmiş zamana dönmenin bir yolu olsaydı geçmişte kalmak istedim, hep orada kalmak ve yaşamak gerekse bile...Ne yazık ki bunu şimdi fark ediyorum...Hemen herkesin bu duygular içinde olacağından hiç kuşkum yok...

    Yıldızları saçlarımda gezecek denli yakınımda hissettiğim, servilerin hafif rüzgarda çıkardığı hışırtı tonundaki, şimşek hızındaki kanat sesleri geceyi yırtan yarasa, sabah tan ağağırken musibet sesiyle kulakları tırmalayan karga seslerini, yumurtadan yeni çıkmış civcivleri peşinden sürükleyen inatçı tavukları izlemeyi, hasılı memleketi özlememek ne mümkün...

    Ne mümkün, yüzümüz ısınsa sırtımızın donduğu ocaklarda çıtır çıtır yanan odunları anmamak hissetmemek ne mümkün...Kocaman ailemizi düşünmemek özlememek, ne mümkün...

    Haftada iki kez ilçeye seferi olan, tavanı ağırlıktan çökmüş, sızan çökelek suyundan nasiplendiği için neredeyse tepesinin tası atan Ford Marka Minibüste yolculuk etmeyi özlememek, anmamak ne mümkün...Bu mevsimde bayram çocuğu gibi süslenmiş dağları, ovaları, kırları duyumsamamak ne mümkün...

    Ne mümkün senden gitmek, seni sevmemek, sana karşı ihanetin “i”sini bile akıldan geçirmek ne mümkün...Sevgili memleketim, denizini de, ırmağını da, doğusuyla, batısıyla, hastasıyla, sağıyla, bilcümle varlığınla sevmemek ne mümkün...

    Hadi el salla, biliyor musun, bana hep ağlama dediler, bilmezler ki duygularımı öldürmememin sebebinin göz yaşım olduğunu, sevgili memleketim sana da söylerlerse boş ver aldırma öyle diyenlere, istediğin kadar ağla...

    Çünkü ağladıktan sonra gülmek çok daha değerli oluyor...

    Cevap Yaz
  • Mahmut Nazik
    Mahmut Nazik

    -bekliyorum ki gece olsun., dökülsün üstüme bütün yıldızlar ...
    fırtına kuşuna neden öyle demişler sahi... şiir tüten yüreğinden öpmeli senin.. değerli dost..

    Cevap Yaz
  • Muharrem Soyek
    Muharrem Soyek

    Tebrikler! Kurgusu ve anlatı sesi çok hoşuma gitti.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (72)

Cevat Çeştepe