ANILAR… ANILAR…
BENİ HİÇ YALNIZ BIRAKMADILAR…(YENİ )
ARKADAŞIMIN İSMİ GÜLER’Dİ
Gecelerden bir gece, uykumun en derin yerinde sanki peri masallarından kopup birden rüyama girdin, elimi eline aldın :
“Beni unuttun mu İnci, ben Güler’im” dedin ve beni uyandırıp kayboldun.
Yaklaşık atmış yıl sonra, derinden de derin o meçhulü aşarak, rüyama girmeyi, kendini hatırlatmayı nasıl başardın Güler? Zaman tünelinden mi geçip geldin bilemedim. Gördüğüm çocukluğumun iz düşümü müydü acaba?
Zaman kapsülünden geçercesine, birden çocukluğuma dönüyorum. Hastalığın, ölümün ne olduğunu bilmediğimiz, yalanın, riyanın olmadığı insanların birbirini karşılık beklemeden sevdiği, saydığı o güzel, masum yıllara. Uykulu gözlerle sisli anılar arasında seni arıyorum Güler. Değişik simalar telaşla bir bir geçiyorlar gözümün önünden. İlkokulda birlikte okuduğumuz bütün kız ve erkek arkadaşlarımın hayali adeta bana gülümsüyorlar. Sonra sen geliveriyorsun aklıma:
“Ah! Benim sessiz, ürkek, kibar, kanatsız melek arkadaşım. İlkokula devam ettiğimiz yıllara ait seninle olan tüm anılarımı silmişim belleğimden. Kendimi ne kadar zorlasam da ilk anda hiçbir şey anımsayamadım ne yazık ki.
O kadar etkilenmişim ki senin ölümünden, minicik yüreğim kaldıramamış demek ki bu elim olayı. Seni yitirmek sanırım ölümle ilk yüzleşmemdi. Bu olaydan duyduğum tüm acıyı ve seninle olan anılarımı, yüreğimin kuytularında sakladığım kara kutuya gömmüşüm. Haklısın canım, yıllarca seni unutmaya ve seni anmadan yaşamaya çalışmışım.”
Sabah kalkınca ilk işim yüzlerce eski siyah beyaz fotoğrafları, albümleri karıştırmak oldu. Sonunda İlkokul mezuniyet resmimizi buldum, senden kalan tek hatıra bu fotoğraftı. Fotoğraflar yaşanmışlığın en önemli tanığı ve geçmişi gözler önüne seren yegâne belgedir. Öğretmenlerimi, seni ve arkadaşlarımı tek tek inceledim, bazılarının ismini hatırlayamadım.
İsmin Güler’di ama sen hiç gülmezdin Güler. Her zaman sessiz, ciddi ve uysal bir halin vardı. Çocuk olmanın en güzel yanı, istediğin zaman avaz avaz ağlayabilmek olduğu için mi gülmezdin? İnsanlar büyüyünce rahat rahat gülüyorlar ama gizli gizli ağlıyorlar Güler. Senin ne ağladığını gördüm ne güldüğünü. Neden hiç gülmezdin, ne sen ne içindeki çocuk hiç uyanmadı mı? Ne sen güldün ne içindeki çocuk ne de kaderin. Neydi derdin arkadaşım, kimseye bir şey söylemedin? Gülmeyi, büyümeyi hiç mi istemedin Güler?
Ölmeden bir gün önce beni görmek istemişsin. Baban, babama gidip rica etmiş:
“Güler çok hasta, evde sıkılıyor İnci’yi görmek istiyor. Bize yollayın belki biraz oyalanır arkadaşıyla ”diyor ve ağlaya ağlaya gidiyor.
Babam öğle yemeğine geldiğinde hazırlanmamı, senin beni çok özlediğini size götüreceğini söyledi. Babam evinize kadar getirdi ve ben kapıyı çaldım. Annen güler yüzle kapıyı açtı, senin yanına götürdü. Güzel giyinmişsin yine o hanım halinle oturuyordun. Çok sevindin ama yüzün yine hiç gülmüyordu canım. O gün ne konuştuk ne oynadık ne kadar sizde kaldım hiçbir şey hatırlayamıyorum. Çok küçüktük ve çok uzun yıllar geçti aradan ve ben senin ölümcül bir hastalığın olduğundan habersizdim. Kimse bana bir şey söylemedi canım. Gitmek için kalktığımda sadece bu sözünü çok iyi hatırlıyorum, elimi sıkıca tuttun :
“ İnci, geldiğin için teşekkür ederim, seni çok seviyorum arkadaşım. Yarın romanın son bölümü verecekler. O kadar merak ediyorum ki, sanki heyecandan öleceğim” dedin.
O yıllarda Hayat, Ses Mecmuaları vardı. Hangisi olduğunu anımsamıyorum ama ben de o romanı takip ediyordum. Yazarı kimdi, resimli, çizgi roman mıydı tefrika mıydı hiç bilemiyorum. Babam mecmualar çıkınca hemen alırdı. Ertesi gün çarşıya giderken mahalleden bir kız arkadaşıma rastladım, üzgün bir halde yanıma geldi:
“İnci, haberin var mı arkadaşımız Güler ölmüş” deyince inanamadım, beynimden vurulmuşa döndüm.
“Ama dün beraberdik, bir şeyi yoktu “ dedim.
“Babasından mecmua almasını istemiş. Okurken uyudu zannetmişler, meğer ölmüş” deyince koşa koşa eve döndüm kendimi yüzüstü kanepeye attım, sonrası kayıtlarımdan silinmiş.
Nur içinde yat son yurdunda, çiçekler açsın toprağında arkadaşım. Melekler yoldaşın, güller arkadaşın olsun canım benim.
Mezuniyet fotoğrafımız: 1959¬¬-1960 mezunları. 12 Eylül İlkokulu- MUDANYA. GÜLER ön sırada oturan kızların arasında soldan dördüncü.
İNCİ GÜRÇAĞLAYAN GERMENLİLER Beyaz elbiseli Necla öğretmenin sol yanında.
Kayıt Tarihi : 23.1.2022 14:08:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![İnci Germenliler](https://www.antoloji.com/i/siir/2022/01/23/arkadasimin-ismi-guler-di.jpg)
Tebrik ederim.
Güzel ve zarif yorumunuza çok teşekkür eder, beklentilerinizin gerçek olduğu yarınlar dilerim sevgilerimle.
Beğeni ve güzel dileklerinize çok teşekkür eder, hayallerinizin ötesinde yarınlar dilerim. Sevgilerimle....
TÜM YORUMLAR (5)