Arınmak, yeni bir sabaha uyanmak hepimizin istediği. Günahların yakamızı bırakmadığı, şu gelip gelici serseri hayatın silsilesinden kurtulmak. Bazen bir ney dinletisinde, bazen de dalgaların şahsına münhasır denilebilecek dinginliğinde. Denizi insan gibi düşünüp, kendimize bile anlatmadığımız sırlarımızı paylaşmadık mı hepimiz? Derdimize yanıp, ağlamadık mı? Uzaklara, çok uzaklara kaçıp gitmek istemedik mi? Hiç hatırlanmamak ya da hiç unutulmamayı hayal etmedik mi? Nefretlerimizi ya gömdük kara toprağa, ya da gökyüzüne saldık uçurtma kuyruklarında çocukluğumuzun en deli hatıralarıyla. Böyle büyüdük ve büyüttük içimizdeki benleri ve bizleri.
Bir varoluş savaşının ortasına atılıverdik farklı zamanlarda, farklı şehirlerde. Farklı milletlerdendik bazen, bazen de farklı dinlerden. Olsun…İnsandık, kılıflarımız etten ve kemiktendi hepimizin. Gözlerimizle gördüklerimizi ellerimizle tutmak istedik, sevmek istedik ve sevilmek de. Olanlarla olmayanların peşinden savrulduk durduk. Ardımızda kalanları izlemeyi bırakamadığımız için, önümüzdekileri görmedik, göremedik. Pişmanlıklar geldi an oldu, bazen de terkettik hayatı. Çekildik kendi dünyamıza.
Gidenlerimize geri gel dercesine göz yaşı döktük. Toprakla bütündük, gökyüzüne sevdalandık ve uçmaya kalktık. Denize vurulduk, yüzdük. Boğulduk, denize de düşman olduk. Sevdiklerimizi aldı elimizden dağlar. Kurşunlandık, ölümü seyrettik. Teğet geçen yaşam hiç olurken gözlerimizde, hâlâ kendimize yanar olduk. Ah hayat! Ah İnsan! Ah beni deliye çeviren sevgili! Neden gittin benden, bizden? Sorduk, durmadan aradık. Her taşı kaldırdığımızda bulduğumuz yine kendimizdi aslında. Suçlayacak bir şeyler arıyorduk. Günahların bırakmayışı da bizdendi. Biz onları bırakamıyorduk. Baktık, baktık, gördüğümüz yüz bizim olduğu kadar yabancıydı da. Biliyorduk…
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.