Dün gece otururken sahilde
Amaçsız düşünceler içinde
Ay denize düştü
Sen yüreğime.
Aydan daha güzeldi,yüzün
Buğulu gözlerinde binbir hüzün
Bir mavi ladin var, evin önünde
Ayın şavk'ı vurunca
Görmelisin onu/ay ışığında
Tarifi zor/dingin bir mavi
Mavimi acaba,yok canım
Değil/yeşil hiç değil
Kader hançerini, vurmuş yüreğe
Şeb-i firkat ile, boğuldum şimdi
Canımı Dünyada tutan meleğe
Kavuştum cennette, kovuldum şimdi.
Gönül yine dumanlı
Akşamın puslu aydınlığı
Çökerken yorgun ruhlara
Semirmiş sırtlanların
Çığlıkları mıh gibi
Bıçak gibi saplandı
Eni ve boyu beş metre bir oda
Köşede yatak,tepede lamba
Burayı; kötü bir otel sanma
Bir okul,bir mektep hapishane.
Yesevi ocağında
Pamuk'taki kor idim
Erdebil sancağında
Hatayi'ye yol idim
Hallac ile parelendim
Nesimi'yle dar'a durdum
Koy hemşerim
bir ufak daha koy
belki dertten muzdarip olur
belki neşelenir artar sürur'um
nedenmi bak,anlatayım
benimki yani sevdiğim
O KIZ
Bir kızı aldım bu gün evin önünden
çıktı koşarak sevinçle,tuttu elimden
buz gibi olmuş,ellerin dedim
üstünde ince bir mont
üşüyecek biraz hız yapsam
Gözbebeklerim'de
Akşamın morluğu
Yükselen ay'ın puslu
Aydınlığında
Sensizliğin soluğu
Kanıma karışıyor.
muhteşem bir insan ve eğitimci. şiirleri, yazıları hepsi çok güzel. attığı her adımda ben burdayım diyen bir kişi. arif hocam başarılırınızın devamını diliyorum.