Ve...
Bir sabah
Çıkageldi beklenen..
Göz yaşlarının nemi,
Hüznün keskin kokusu
Vardı,
Bir avuç da
..
Antalya’da gece tükenirken,
Sarar evreni, toprağın ve denizin kokusu...
Sabahın perdesi , maviliklere açılır ,
Ortalığı martıların çığlıkları kaplar
Sular griden maviye bulanır...
Antalya , alaşağı edilmiş bir geceden çıkar,
Dudaklarında acı bir gülümsemeyle.
..
Elinde bir cigaralık,
Nereleri gezersin babalık,
Belki çocukluk benimkisi,
Tabii marifet seninkisi,
Saklamaya çalışma,
Yaşama bağlılık bende senden çok,
Uzun yaşarım sanma,
..
günü gören ayın suskunluğu
yorgun dalgaların durgunluğu
gözlerimde ufku arayışın dalgınlığı
yüreğimde aşkın gammı var
mehtapta sunduğun aşk şarabının
sarhoşluğu bu
kavuşulamayan sabahlara
..
At gözlüğünü,
At gözlüklü olma,
Sığ düşüncelere saplanma,
Çıkar,
Yumurta kabuğundan,
Uzat kafanı dışarı.
Yoksa daralır ömrün,
..
Ne zaman
Canım sıkılırsa
Süslenir
Alışverişe çıkarım.
Renk renk vitrinli
Dükkanları gezerim
..
tanıştığın ben
sen de yaratılan
ben di
sen de yaşandı
sen de bitti
..
Benim de
Bez bebeklerim vardı
Giysiler dikerdim.
Renk renk elbiselerim vardı
Otuzaltı beden
Ve kurduğum
Düşlerim
..
Güzelliğin tariflere sığmaz,
Anlatılamaz.
Doya doya yaşanır,
Çocuk olmakla yetişkin olmak arasındaki cizgide koşmak,
Yani mutlu kalmak,
Mutluluğu yaşamak,
Seninle bir bütün olmaktır.
..
Nedensiz
Soğumaya yüz tutmuşsa
Yüreğindeki ateş,
Kör kızılı kandiller
Tutuşturmuyorsa
Artık arzuları.
..
kırık fincanın
kulbunda
hissedilen yazgıdır
sıcak sıcak
bir yudum
..
sessizce geldin.........
sessizce gidiyorsun.........
sessizliğine gömülüyorum.........
sensizliğin....................................
sessizliğin sesini dinliyorum...
sen diye......................................
duy................................................
..
sen den sana kaçıyorum
ıssızlığın sessizliğin
kaybolmuşluğun ortasında
yağmurlarına yakalanıyorum.
adsız kuşların şakıyor
yüreğimdeki yalnızlığı sararcasına
zirvelerime oturuyorsun duman duman
..
Sevgili aldırma sen bu gece ben bir hoşum
Şarabın ne suçu var,yalnızlıktan sarhoşum
Karaya vursa gemim,hayallerim yıkılsa,
Söyle ne önemi var,kadeh kırık bomboşum..
24.6.2006/ Antalya
..
Sensizliğe sürgün edilen zaman,
Bir ay parçasında kırdı zincirlerini,
Kan damlayan gözler mehtabı seyrederken,
Ağlayamadı bile mutluluktan, ona göz kırpan yıldıza.
Düşlediği bedenine uzanan sıcacık kollar,
Eritti ısıttı buz kesen yüreğini,
Ay uzadı,
..
yok
verilmiş bir söz
dilimizde
birbirimize
ne farkeder ki
ruh ikizimiz
..
Erenler ceminde gönül demlenir,
Zikrimin sahibi Yaratan, sana...
Aklım havsalası sende imlenir,
Fikrimin sahibi Yaratan, sana...
Donattın kâinat, kurdu kuşuyla,
..
izin ver!
kalbine
taht kurayım.
tahtın
prensi sen
kadının
ben olayım.
..
Gönül, bu tasa neden,yüzde güller açılsın.
Aşkının feryatları tüm cihanda duyulsun,
Bilmez sevda çekmeyen cefanın ne olduğun.
Getir şarabı saki,bu canda gam dağılsın.
06.6.2006/Antalya
..
Sana söz söylemeye nedense dilim varmaz,
Konuşurum bir türlü, konuşmasam da olmaz.
Yara olmuş kanıyor içimde sessizliğim,
Şarap dolu kadehler yarama çare olmaz.
08.6.2006/Antalya
..