ağustos öğlenlerinde kalsa da aklımız yüreğimiz
ansal tüm birkimimiz
kasım sabahlarına reva gördük mor küheylan çalımlı
elleri ceplerindeliğimizi
hani yollarımız olurdu palamut ağaçalrının beslediği
hani abilerimiz ablalarımız olurdu açılmamış gözleriyle
teşekkürler ederdik yokuşları aşmayı öğrettikleri için
Bir deniz bekliyorduk. Duvara çarpıp ölmesi gibi
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem
Devamını Oku
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem