Sen hiç, elleri kelepçeli bir anne gördün mü anne?
Adım adım zulme doğru yürüyen.
Sarmışken kara bulutlar gibi çevresini,
Altı asker, bir komutan,
Başı dimdik zalime meydan okuyan,
Bir anne gördün mü anne..?
Sen hiç, elleri kelepçeliyken bebeğine sarılan,
Bir anne gördün mü anne.?
Umuda sarılmış gibi,
Bebeğine sımsıkı sarılan bir annenin,
Gözlerindeki yaşı, canını yaktı mı anne?
Ne iftiralar atılırsa atılsın,
Yüzünden belli suçu masum olmaktı da,
Bebeğin suçu neydi?
Onu anlamadım anne...
Sen hiç, demir parmaklıklar ardında,
Nefes almaya çalışan,
Bir anne gördün mü anne?
Acaba hangi biri için akıyordu,
Gözlerindeki yaş?
Yaşadığı acılara mı,
Atılan iftiralara mı,
Yoksa beklediği vuslata mı anne?
Sen hiç, eşi de kendi gibi içerde,
Çocukları yetimhanede,
Hasreti kezzap gibi içen,
Bir anne gördün mü anne?
Paramparça olmuş bir ailenin,
Geleceğe sımsıkı tutunup,
Sabretmesini gördün mü anne?
Sen hiç, yüreğindeki iftira ateşi yetmezmiş gibi,
Yaşadığı zulüm,
Yakınları tarafından alkışlanan,
Bir anne gördün mü anne?
Yaşadığı zulüm mü,
Yoksa dostlarının alkışı mı?
Hangisi daha çok acı verir,
Anneye, anne...
Ah anne ah, hep merak ederdim,
Cehennem niye yaratılmış diye,
Şimdi anladım.
Zalimler ve halkı içinmiş anne,
Zalimler ve halkı içinmiş anne...
Kayıt Tarihi : 24.1.2024 01:44:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Elleri kelepçeli annenin arabadan bebeği ile inişi. İzmir Adalet Sarayı'nın arka giriş kapısı...13/05/2022
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!