Hep “dost” diye andı, “dost değil” iken
Yar mıydı, ağyar mı, anlayamadım
Kuruldu, “yüreğim” post değil iken
Çar mıydı kral mı anlayamadım
“Hücrelerim” alıp kendi safına
Nöbetçi eyledi, çelik kapına
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman