Evlat!
Bana yazmış olduğun şiiri dün aldım
Okuttum üç kere beş kere
Her dinlediğimde,
İnanki; ilk kez duyuşum gibi geldi.
Hep yüreğim titredi,
Hep gözlerim dolu dolu oldu.
Yazmışsın anacığım nasılsın diye
Evlatsız nasıl olur ana yüreği?
Her gün, güneşin doğuşunda,
Hergün güneşin batışında,
Hayallerin perde perde geçiyor
Gözümün karşısında
Evlat!
Artık buralara bahar geldi
Leylaklar çoktan açtı.
Karanfiller bambaşka kokuyor
Gelincikler,papatyalar dizim dizim
Doğa,bayıra,ovaya
Güzel kokular saçıyorlar
Ancak evlat kokusunu vermiyor
Vermiyor,vermiyor be evlat.
Hani hatırlarsın,
Evin önündeki, kocaman dut ağacını.
Serçeler yuva yapmış
Durmadan cıvıl cıvıl ötüyorlar,
Uçuşuyolar sağa sola.
Onlarla teselli oluyorum.
Hergün sabah namazını kıldığımda,
Her akşam, güneşin son ışıkları
Keldağa vurduğunda.
Evvelki akşam Mevlüd Kandiliydi.
Hem çok sevindim,hemde üzüldüm.
Bu güzel geceye kavuştuğum için,
Yüce Mevlaya şükürler ettim.
Babandan kalma doksan dokuz taneli
Tesbih vardı ya,
Onu doyasıya,hemde doyasıya çektim.
Yüce Mevlama bol bol dualar ettim.
Üzüldüğüm nokta ise evlat,
Bu kutsal gecede
Yanımda,yanıbaşımda olmayışınızdır.
Ana yüreği ya,
Yüzünüzü görmek,
Saçlarını okşamak,
Nefesinizi hissetmek,
Kulaklarım 'ana'kelimesini
Yakından,yakından
Duymak isterdim evlat!
Yine akşam oldu.
Karanlık çöktü.
Dut ağacından uçan kuşların,
Hepsi ama hepsi geri döndü
Şehir yavaş yavaş,
Bir kez daha karanlığa gömüldü.
Duvardaki siyah-beyaz resimlere bakarken
Mavi gözlerimden yaşlar,
Dolu dolu döküldü.
Yine bana şiirler,şiirler sal,
Hadi hoşçakal evlat,hoşçakal.
(17-Nisan-2007)
Muzaffer KalkanKayıt Tarihi : 17.4.2007 20:51:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Muzaffer Kalkan](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/04/17/ananin-ozlemi.jpg)
Selamlar.
İsmailoğlu Mustafa YILMAZ
TÜM YORUMLAR (1)