Yattım Allah kaldır beni
Nur içine daldır beni
Can bedenden ayrılırken
İMANIMLA gönder beni…
Duası küçüklüğümüzden hepimizin diline şeker olmuştur.Yatmadan önce okuduğumuz bu dua ile iman kelimesi zihinlerimize yerleşmiş ve ruhumuz sukunete kavuşmuştur.Yaz kurslarında ELİF-BA’lar okunurken imanın ve islamın şartları ezberletilmiştir.
Müslüman kimliğini taşıyan bütün aileler küçük yaşlarda çocukların beyin tarlasına şükrü lillah imanı ekmişlerdir.Kimi tarlaya ekilen ekinin büyüyüp ürün vermesi için iyi bakılması gerektiğinin bilinciyle İMAN TOHUMUNU İSLAMIN ŞATLARIYLA beslemiş yani ibadet bilincinide beraberinde vermiş,Kimi aileler ise ekinin durduğu yerde hasat vermiyeceğini tahmin edememiş olacaklar ki kuru ve eksik imanı ne yazıkki ibadet bilinciyle sulamamaışlardır.
Peki nedir İMAN ve İBADET?
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Öyleyse “KULARIMIN İÇİNE,CENETİME GİR”müjdesini hatırlayarak imanımızı yeniden gözden geçirelim…ki
müjde almışken müjdeye selametle ulaşalım inşallahu
Teala…
Mutmain olmuş kalpten, Allah, razı olsun... Sonlar daima sevinçleri getirsin... Razı olmuş ve razı olunmuş olarak Rabbimize dönmek ne güzel! 10 puan +ant. Duanın gücüyle, mutlu yarınlara...
Sevgili hanımefendi!
Başarılı çalışmalara devam etmenizi diliyorum
Gönlünüze mutluluklar yelken açsın selamlar.
Tebrikler. Allah razı olsun.
İman önce tevekkülle başlar,niyetle perçinlenir,dua ve ibadet ile şenlenir.Şiirinizi ve niyetinizi kutlarım.
Bu şiir ile ilgili 4 tane yorum bulunmakta