Ama Bu Yalnızca Bir Hayâl

Ama bu yalnızca bir hayâl...
O güzel hayaller belki bir gün gerçek olur,
Bozdoğan türküsü çalarken yaktığımız sigaralardan.
Çıkan dumanları hasretle solur,
İken bir bakmışız hakikat olmuşlar...

Deniz üstü köpürür çalar belki,
Ah bir ataş veririz birbirimize.
Uzun uzun konuştuğumuz İttihat ve Terakki,
Kana kana içtiğimiz bir pınar sanki.

Allah,Vatan,Namus,İttihat diyerek,
Uzun uzun beraberce hayallere daldık.
Belki demezler bize "Son İttihatçı"
Lakin bu teşkilatı biz örnek aldık.

Üç tıbbiye talebesinin hayali,
Yönetmişti Cihan Girane devleti.
Hayaller değil midir bir cennet misali,
Bizi her daim kendine çeken.

Attila İlhan,Mithat Cemal Kuntay,
Şiirlerle bizi bu hayale iterken.
Haydi,lütfen sen de bizi bu cemiyetten say,
Yıllar önce başlayıp, yıllar önce biten.

İki genç oturup sohbet ederken,
Yüzyıl önce dağılan bir hareketi.
Kendi sohbetlerine konu ediyorsa,
Asla küçümseme bu cemiyeti.

Celal Bayar "Ben komitacıyım" der,
İsmail Enver mitralyöze at sürer.
Talaat ölüme bir nefes kadar yakın,
Cemal Tiflis'e ayak basma sakın.

Her okuduğumuzda, konuştuğumuzda,
İçimizde tekrardan bir umut yeşerir.
Sanki bir şeyler değişecekmişcesine,
İçimiz her daim içimizi kemirir.

Lakin fayda yok yazılmış bir kez,
Talat öldü, Enver öldü, Cemal öldü.
Bizim çabamızla bu hakikat değişmez,
Onlarla beraber bu hayal,
Hürriyet-i Ebediyye'ye gömüldü.

Bak bulutlar geçti bile üstünden,
Kaldıramadın başını.
Çok sular aktı o metruk köprüden,
Sileceksin göz yaşını.

Hayalinde Niyaziyle Komitacı avla,
Mahmut Şevket'in o gür sesini dinle.
Bir avuç fedayinle Bab-ı Âli önünde,
Ömer Naci hararetli bir nutuk atsın.

Beraber kapıdan içeri girelim,
Yüzlerce insan önünde toplansın.
Çerkes Nazım'ı bir kerre daha vuralım,
Kamil Paşa'ya tekrardan hesap soralım.

Trablusgarp'da bir avuç subayla,
İtalyan'ı içeri sokmayalım.
Balkanlarda;Bulgarla,Sırpla,
Ceng etmiş gibi hayale dalalım.

Revolverimizden çıkar kara dumanlar,
Düşman zırhlısı tabyayı bombalar.
Bize desteğe gelecek olan,
İhtiyatlar silah,silah çatar.

Hepsi hayal değil bir hakikat sanki,
Gerçek olmasını arzuladığımız.
Sigaramdan çıkan dumanlar misali,
Bu hayaller de uçup gidecekmiş .

Nuri Paşa at belinde,
Türkiye'den Kars'dan gelir.
Ardında bizler başımızda fesle.
Azerbaycan halkı bizi laleye benzetir,
Zamansız açarız Gence çölünde.

Astrahan kalpaklar başımızda,
Atımızı suluyoruz Vistül nehrinde.
Ya da çekirge yiyerek direniyoruz,
Fahrettin Paşa ile Medine içinde.

Başkumandanın emmisi Irak'da iken,
Maiyetinde muhasara ediyoruz.
İngiliz ordusu teslim oluyorken,
Kut'a al sancağı biz dikiyoruz.

Sarıkamış'a gidiyoruz bir anda,
Moskofu gafil avlamak üzere.
O soğukta Allahu Ekber dağında,
Bir bakmışız donarak can veriyoruz.

Çanakkale'de Kemal Paşa ile,
Beraberken cephanemiz de tükenmiş.
Taarruza kalkıyoruz yalın süngüyle,
Bir bakıyoruz düşman ric'at etmiş.(geri çekilmiş)

Yeniliyor devlet,mağlubuz artık,
Rauf Bey ile mütareke imzalıyoruz.
Ardından düşman payitahta çıkıyor,
Kemal Paşa ile o anı izliyoruz.

Diyor ki Kemal Paşa o tiz sesiyle:
"Üzülme çocuk, geldikleri gibi gidecekler".
Onun bu kehanetli sözüyle,
Bir anda Samsuna hareket ediyoruz.

Erzurumda Kazım Paşa'nın yaveri,
Ankara'da Ali Fuat Paşa'nın kurmayı.
Belki de yunana direnen bir komitacı,
O hayalde hepsi birden oluyoruz.

Evvela Kuvayi Milliyeciyiz, Direniyoruz,oyalıyoruz Yunanı,
Ardından düzenli orduda subay.
Veyahut İnönü'de bir süvari.

Kütahya-Eskişehir'de ric'at ediyoruz.
Sakarya'da en uzun müdafaayı yapıyoruz.
Ardından Süvari alayı ile,
Yunanı Akdeniz'e döküyoruz.

İstiklâl harbi sonrası, ya memuruz bir riyasette,
Ya katib-i salis bir sefarette.
Veyahut İzmir suikastından bir zanlı,
Ya da muallimlık yapıyoruz bir rüştiyede.

Okudukça sanki içindeyiz olayların,
Kendimizi o sırada orada hissediyoruz.
Hürriyet kahramanı olamasak da,
Kendimize sade İttihatçı diyoruz.

Bir ütopya artık İttihat ve Terakki
İçinde bulunmayı çok isterdik.
Mümkünatı olmayan bir istekmiş ki,
Sadece onları hayâl edebildik.

Merkez-i Umumi'de oturuyoruz,
İçerisi dop dolu herkes var.
Hepsiyle bir bir sohbet ediyoruz,
Ama bu yalnızca bir hayâl...