Altın Yürekler Şiiri - Huban Asena Özkan

Altın Yürekler


Bir kuruşun üstünde paslanmış bir gülümseme,
Yokluğun avucunda eriyen mum alevi .
Varlık dediğin cam vitrinlerde sergilenen boşluk
Parlak ama içi kof,
Dokunsan kırılacak.

Bir dilenci gecenin köşesinde titredi
Cebinde üç madeni para,
Ama yüreğinde bin hasret.
Bir çocuk koştu yanına elma dilimi uzattı,
''Al'' dedi, ''üşüme artık!''
O an, dünya altından daha ağır
Bir sevgiyle ısındı.

Para, saatlerin tıkır tıkır saydığı bir yalan
Zamanı satın alabilir mi?
Gözyaşını siler mi?
Ama sevgi, nehrin taşıdığı çakıl taşı
Yuvarlanır aşınır ama hep aynı kalır.

Bir adam, ekmek parası için didinirken,
Karısının gülüşüne sakladı yorgunluğunu
''Yeter ki sen mutlu ol,''dedi,
Bir ömür boyu sessizce.

En değerli maden, insan yüreğidir
Ne altın ne gümüş,
Sadece sevgiden oluşmuş.
Yokluk seni eksiltmez,
Çünkü senin hazinen,
Bir bakışla filizlenen
O insanlık tohumu

Huban Asena Özkan
Kayıt Tarihi : 29.3.2025 16:03:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!