Saat sabahın beşi, karanlığın son demleri.
Bu telaş altı yirmi trenine
yetişememek değil, sana bir daha geri dönememe
üzüntüsü.
Şehir uyurken bile çığlık sesi duyar gibiyim. Elimde bir kitap yirmi birinci sayfası katlanmış, hani açsam sanki hep o sayfada boğulacak gibiyim.
İkinci vagonun on dört nolu koltuğunda oturmuş trenin
hareket vaktinin gelmesini beklerken altmış küsur
Yıllar bir gözyaşı olup da kaymış
Nurlu ihtiyarın yanaklarında.
Yapraktan saçını yerlere yaymış,
Sonbahar ağlıyor ayaklarında.
Süzüyor ufukta bir kızıl yeri,
İçi karanlıkla dolu gözleri;
Devamını Oku
Nurlu ihtiyarın yanaklarında.
Yapraktan saçını yerlere yaymış,
Sonbahar ağlıyor ayaklarında.
Süzüyor ufukta bir kızıl yeri,
İçi karanlıkla dolu gözleri;
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta