Gün doğmadan düşerim yollara
Kediler ve köpekler kol kola
Karga kahvaltısını yapmakta
Sabah güneşi vurur alnıma
Sonra bir dolmuşa atlarım
Uykulu gözlerimi kaparım
Kâbuslar içinde uyanırım
Burası işyeri son durağım
Direnemem sürükler ayaklar
Turnikede mesailer başlar
Dokuzda ağlar saatli duvar
Sabırla bekler bizi altılar
Darmadağın olmuş garip masam
Mezarlık gibi sesli ağlasam
Dertler taşar bari boğulmasam
Ne çıkar telefona bakmasam
Herkes bir şeyler ister acele
Ağzınla kuş tutsan nafile
Müşteriler üşüşür üstüne
Zorla proje bitsin bugüne
Elin derdiyle uğraşmak var ya
Dertle dolu olan benim oysa
Boş ver dünya değil umurumda
Ah birde şu saat altı olsa
Kodlar kimi yanlış kimi doğru
Nereden baksan ıstırap dolu
Ben alırım uzakta soluğu
Volta atarım patika yolu
Demli çay içerim çay üstüne
Nehirler dolar sanki içime
Gözüm ilişir hain saate
Altı olmadı mı haydi söyle
Bazen dilime türkü dolanır
Arkadaş olmasa hepten kahır
Biri gelir birine sataşır
Sıkıntıdan nevale açılır
Hedefleri on ikiden vurmak
Benimse derdim altıyı bulmak
Neme lazım ki çok zengin olmak
Mühim olan bir tek insan kalmak
Kayıt Tarihi : 16.9.2014 20:32:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Akın Korkmaz](https://www.antoloji.com/i/siir/2014/09/16/alti-14.jpg)
TÜM YORUMLAR (3)