Allah Sonumuzu Hayır Getire! Şiiri - Yor ...

Kadir Soytürk
261

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Birileri taş atıyor kuyuya,
Allah sonumuzu hayır getire!
Zehir kusuyorlar, havaya suya
Allah sonumuzu hayır getire!

Tamamını Oku
  • Kadir Soyturk
    Kadir Soyturk 25.11.2005 - 21:59

    KORKUNÇ İDDİALAR

    TBMM Holding Araştırma Komisyonu'nun cezaevinde ziyaret ederek dinlediği Endüstri Holding eski Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Ertekin, dehşetengiz iddia ve itiraflarda bulundu.
    Holding Araştırma Komisyonu'na bağlı Alt Komisyon, Mustafa Ertekin'le tutuklu bulunduğu Adana F Tipi Cezaevi'nde ziyaret ederek görüştü.
    Alt Komisyon Başkanı AK Parti Kütahya Milletvekili Abdullah Erdem Cantimur, CHP Konya Milletvekili Nezir Büyükcengiz ve AK Parti Giresun Milletvekili Hasan Aydın'dan oluşan Alt Komisyon, 4 Ekim 2005 tarihinde Ertekin'i cezaevinde ziyaret etti.
    Mustafa Ertekin'in anlattıkları kayda geçirilerek, milletvekillerinin imzasıyla Alt Komisyon raporu haline getirilerek Komisyon'a sunuldu.
    İşte resmi rapordaki soru ve cevaplar:
    'HOLDİNG ÜZERİNDEN MİLLETİN
    DEĞERLERİNE SALDIRILIYOR'
    Başkan (Abdullah Erdem Cantimur) : Sayın Mustafa Ertekin hoş geldiniz, sizin davetiniz üzerine buraya geldik.
    Mustafa Ertekin: Endüstri Holding dile getirilerek Türk milletinin değerlerine saldırılmasına razı olamıyorum. Dilekçe yazalı 4-5 ay oldu. Avrupa Birliği ve sizin (AK Parti) gelmenizle demokrasinin geldiğini düşünmeye başladım. Çeşitli zorlamaları size açıklayamam. Savunma Sanayii'ne girdik, panzerler ürettik. Silahlı Kuvvetler'in kullandığı çelik yelek 25 kg idi, biz 2 kiloluk ürettik. Savunma Sanayii'nin başına bir Korgeneral CEO atadık. M 65 tank üretme için girişimde bulunduk. Projeleri İsrail'den almak istemeyip Belçika'dan alınca tutuklandım.
    İSLÂMCI DEĞİL, MHPLİYMİŞ
    Başkan: Ses kaydına gerek yok.
    Mustafa Ertekin: Devlet kayıtlarında MHP'li bilinirim. 1996 yılının sonunda Konya'da şahsıma ve aileme ait Derbent Un, Yem A.Ş., değirmen ve elektrik şirketim vardı. 1996 yılında 17 yıllık sanayici idim. Ses kayıt cihazı açılsın.
    Başkan: Komisyon'da o kadar çok şey konuşuldu ki.
    Nezir Büyükcengiz: Bizim komisyonun amacı...
    Başkan: Bizim komisyonun adı 'Bazı Girişimcilerce Holding Adı Altında Gerçekleştirilen İzinsiz Halka Arz Yoluyla Tasarruf Sahiplerinin Mağduriyetine Yol Açılmasının Neden ve Sonuçlarıyla Bu Süreçte SPK'nın Sorumluluğunun Araştırılarak Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırma Komisyonu'dur. Endüstri Holding'i yargılamıyoruz.
    Mustafa Ertekin: Yargılansın.
    Başkan: Tekrar hoş geldin.
    Nezir Büyükcengiz: Sizin talebiniz üzerine geldik.
    Mustafa Ertekin: Holding yöneticisi iken devlet yöneticileriyle görüştüm. Siyasilerle (Tansu Çiller, Süleyman Demirel) görüştüm. Açılışlarımıza katıldılar. 2000'in sonunda yetkisiz kaldım. 2005'te yapılan iftiralarla 8 aydır tutukluyum. Tutuklanmamın sebebi yüzde 99 ilgisi yok. 3 kişi ve Konya'daki Organize (Organize Suçlar ve Kaçakçılık) polisleri ve bunları koruyanların oyunlarıyla buraya geldim. Daha sonra duydum ki holdinglerle ilgili bilgi alıyormuşsunuz. Ali Özgen'den bilgi almışsınız, bu şahıs çetenin içindedir. Bu amaçla yazı yazdım.
    Demokrasinin oturmaması sebebiyle 'yeşil sermaye' damgası yedik. Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir şey olmaz.
    Medya patronları hortumcudur. Çoğu Wall Street'e bağlıdır. Bunlar Anadolu'nun içindeki pazar payını kaptırmamak için mücadele ettiler. Devletin her kademesinde özelleştirme ve bunun gibi yağmalamalarla hâlâ gündemi belirliyorlar. Holdinglerle ilgili yayınları bunlar yazdı. Geldiğiniz için teşekkür ederim.
    Başkan: Siz yönetici oldunuz, hemen temsilcileri mi oluşturdunuz?
    Hasan Aydın: Bu bir yılda mı oldu?
    Mustafa Ertekin: Ben yapılan işin izinsiz halka arz olduğunu bilmiyordum. Benim bildiğim ortaklarımız 6-7 bin kişiydi. Holdinge koyduğum paranın değeri 6.5 trilyondur. Tüm mal varlığımı koydum. İnsanlara güvenimi kaybettim. 1997-1998 yıllarında holdinge yatırdığım para 25-30 milyon dolardır. O tarih itibarıyla ortakların koyduğundan fazladır. Konya'nın adı ve muhafazakar olması sebebiyle her yerde durdurulduk. Holdinglerden 70 tane kurulmuş. Mesela Dadaş Holding kurulmuş. Ne alakası var diyeceksiniz? Parayı toplayıp kayboldular. Aldığımda fabrika sayısı 4'tü, bıraktığımda 30'du. Binlerce kişi çalışıyordu.
    Ben ön yargılı değilim. Bölücülük yapmayacak insanlarla çalıştık. Refah'tan daha fazla ANAP, Doğru Yol ve MHP'lilerle çalıştım. Bu ülkeye hizmet eden herkese hürmet ettim. Devletten bir müsteşar 'Ben Kayı boyundanım' deyince 'Sakın ha burada Türkmen olduğunu söyleme' dedi.
    Korktuğumuzdan Sudan, Irak ve İran'la çalışmadık. Boyner, Arap İslâmi Bankası'ndan kredi almış. Türkiye'de belirli mesafeler çizildi. Bunun dışına çıkamazsın. Amerika kültürünü alkışlayabilirsin. Alman İmparatorluğu'nun bütçesi 6 milyon iken, Sivas vilayetinin bütçesi 60 milyon altın imiş. Başkan oldum. Ciddi ağır sanayiine geçiş yaptım. Mobella dünyanın en büyük alanı idi. Adana'daki un fabrikalarını, dördüncü büyük bisküvi fabrikasını biz kurduk. Holding yüksek kâr ödedi. Holding yüzde 200 kâr ediyor.
    Başkan: Kısa lütfen.
    Mustafa Ertekin: Savunma Sanayii'ne girdik. Anadolu sermayesiydi, hiçbir yerden para almadık. İşçilerin parasıydı. İhaleye hazırlanırken bazı tehdit sinyalleri aldık. Ben askerde komando eğitimi görüp, terörle mücadele eden bir dairesindeydim. 1987-88 yıllarında her bölgeye biz gönderildik. Gönüllü gönderildim. Vatana bağlılığım tescillidir. Görev yaptığım yer Özel Kuvvetler Komutanlığı'dır. İki arkadaşımı polislerin hatasından şehit verdik. Benim amacım, ülke kendi değeriyle ayağı kalksın. Irkçı değilim, Arapçı, Amerikancı değilim. Yerli malıyım. Benim dedelerim dünyayı yönetmiş. Tehdit tehdit... Savunma Sanayii başıma bela açtı. 4 katrilyonluk ihale idi. Biz bir dilimini alabiliyorduk. Kendimizi zorladık. Türkiye'de herkes bizi seviyordu.
    Zırhlı araç ürettik. Aracımız lavı savuruyordu. Ülkedeki birçok ünlünün aracı bizde zırhlandı. Yıkılsa bile yine dört ayak üstüne düşüyor ve yürüyordu.
    Hafif tank projesi vardı. Kendimi ordunun bir parçası olarak gördüm. Dedemin babası bana devamlı orduyu anlatırdı. Zırhlı Savunma Sanayii ile ilgili uyarıldım. Kim olduğunu söyleyemem.
    Resmi kurumlarda rüşvet var. Örneğin; polis, sözde güvenliğinizi sağlayan kolluk. Cumhuriyet savcısı, 'Polis, adaleti yönlendiremeyecek' dedi. Polisler her türlü suça karışıyor. Polis, çıkarı noktasında dışarıya çıkınca, kendine kullanıyor. Benim zamanımda yağma yapıldı. 3 milyon 700 bin mark paramızı koordinatör yardımcımızdan çaldılar. Para araçla götürülürken, 4 polis arabadan aldılar. Konya'da polisler çorba parası bile istedi.
    Hasan Aydın: Daha önce tutuklandın mı?
    Mustafa Ertekin: Evet. O zaman 1998 yılı idi. Savunma Sanayii'nin içinde 7-8 ajan varmış. Bunların ahlâki düşkünlükleri varmış. Holdinglerden İstanbul mafyası haraç kesiyordu. Biz vermiyorduk.
    Organize Suçlar, büromuzu bastı. Ankara'ya götürülürken benden rüşvet istediler. Ben vermeyeceğimi söyledim. 2 milyon marklık senet imzalattılar. İmzalattıktan sonra kendilerine vermedim. DGM'ye verdim. 4.5 ay Ulucanlar'da (cezaevi) , 1 ay Konya'da kaldım.(Vakit 25.11.2005)

    Cevap Yaz
  • Kadir Soyturk
    Kadir Soyturk 24.11.2005 - 07:35

    Roj TV’ye AB’den vize!

    24 Kasım 2005 Perşembe
    BRÜKSEL - Avrupa Parlamentosu ile TBMM arasında tek diyalog organı olan Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu’nun (KPK) dün Brüksel’de yapılan 55. toplantısı çerçevesinde “Roj TV sıkıntısı” yaşandı. Türkiye’nin AB nezdindeki Daimi Temsilciliği, bu hafta başında AB kurumlarına bir nota vererek, “bir terör örgütünün yan kuruluşu olan Roj TV”nin temsilcilerine akreditasyon verilmemesini ve bu kişilerin AB kurumlarının salonlarına alınmamasını istedi. Ancak AB kurumlarının dün verdiği cevapta, gazetecilere akreditasyonların “Belçika ölçeklerine ve kurallarına” göre yapıldığı, AB kurumlarının bu konuda başka yetkileri olmadığını belirterek, salonlarını Roj TV muhabirlerine açmış oldu. Bunun üzerine Türkiye’nin, aynı talebi Belçika makamlarına da notayla ileteceği öğrenildi.(Turkiye)

    Cevap Yaz
  • Kadir Soyturk
    Kadir Soyturk 24.11.2005 - 07:28


    Savaşımız İslâm’la
    Bush’un yardımcısı Dick Cheney’den tarihi itiraf:

    Savaşımız İslâm’la

    ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney, Başkan Bush’un, “Haçlı Seferi” sözünü doğrulayarak Afganistan ve Irak işgallerinin gerçek nedenini açıkladı: “Irak’ı işgal etmeseydik, Müslümanlar, İslâm Birliği’ni kurup, İsrail’i haritadan silerlerdi.”

    Hedef İslâm dünyası!
    ABD yönetimine yakın, muhafazakâr düşünce kuruluşu American Enterprise Instute’de (AEI) konuşan Amerika Birleşik Devletleri Başkan Yardımcısı Dick Cheney, Amerikan askerlerinin Irak’ta “Çok elzem Amerikan çıkarlarına” hizmet ettiğini belirterek bu çıkarı şöyle izah etti: “Teröristler, İspanya’dan Endonezya’ya, Kuzey Afrika’dan Ortadoğu’ya uzanan bir İslâm İmparatorluğu kurmayı amaçlıyordu. Böyle bir İmparatorluk, İsrail’i haritadan silebilirdi.”

    Suratı Çarpı’lı adam?
    İslâm Birliği düşüncesindeki bütün Müslümanları “terörist” olarak yaftalayan Bush’un baş yardımcısı (ABD’nin gölge başkanı) Dick Cheney’in, ABD’nin asıl ve tek düşmanının İslâm olduğunu söylemesi, “sonunda Ortadoğu işgalinin gerçek sebebi itiraf edildi” yorumlarına neden oldu. ABD’nin izlenme oranı en yüksek haber kanalı olan CNN, Cheney’in canlı konuşması sırasında yüzünü (X) işaretiyle kapadı.

    WASHINGTON
    ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney, ABD Başkanı George W. Bush yönetiminin, Irak’ın kitle imha silahlarına sahip olduğu istihbaratını Irak Savaşı’nı başlatmak için çarpıttığı yönündeki iddiaların “onursuz ve kınanacak” bir durum olduğunu iddia etti.
    Bush yönetiminin birinci döneminden bu yana daha çok perde arkasında kalmayı tercih eden ve kamuoyu önünde çok az konuşan Cheney, Irak’tan hemen asker çekilmesi yönündeki tartışmaların özellikle ABD kongresinde tartışıldığı bir dönemde, yönetime yakın, muhafazakar düşünce kuruluşu American Enterprise Institute’de (AEI) katılımcıların sorularını yanıtlamadan bir konuşma yaptı.
    Cheney, Demokrat Partili Pennsylvania Milletvekili John Murtha’nın, Amerikan askerlerinin bir an önce Irak’tan çekilmesi çağrısında bulunan tasarıyla kongrede başlattığı tartışmalara da değindi ve “Murtha’nın görüşlerine katılmıyorum. Ancak o çok iyi bir adam, eski bir deniz piyadesi ve bir vatansever. Kimse bu konuları tartışmayalım, ya da kongrede Irak Savaşı’na destek yönünde oy kullananların kararını yeniden gözden geçirmeyelim demiyor. Biz Amerikalıyız ve bunları tartışırız. Eleştirmek yanlış değil” dedi.
    ABD Başkan Yardımcısı, “ancak bazı Senatörler’in, Başkan Bush ve yönetiminin, savaş öncesi istihbaratı saptırdığı yönündeki iddiaları onursuz ve kınanacak bir durumdur” diye konuştu. Cheney, daha önceki Demokrat Partili Başkan Bill Clinton yönetiminin de Saddam’ı ABD’ye bir tehdit kabul ettiğini söyledi.
    Kitle imha silahlarının yayılmasını önlemek için ABD’nin elinden gelen herşeyi yapmayı bir sorumluluk olarak gördüğünü belirten Cheney, Saddam’ın, eski ABD başkanlarından George Bush’a suikast girişiminde bulunduğunu, terörizme destek verdiğini, uçuşa yasak bölgede koalisyon uçaklarını düşürmek için ateş açtığını kaydetti. Irak’ta kitle imha silahı bulamadıklarını kabul eden Cheney, operasyonun, ellerindeki istihbarata göre düzenlendiğini ve “meşru” olduğunu iddia etti.

    ‘İslam İmparatorluğu engellenmeli’
    Revizyonist yaklaşımların Amerikan Senatosu’nda yeri olmadığını belirten Cheney, ABD’nin Irak’taki operasyonlarının “haklı, adil ve gerekli” olduğunu ileri sürerek, “zafer elde edilinceye kadar süreceğini” söyledi.
    Amerikan askerlerinin Irak’ta, “çok elzem Amerikan çıkarlarına”(!) hizmet ettiğini belirten Cheney, direnişçilerin Ortadoğu’da Amerikan ve batı etkisine son verme amacını taşıdığını kaydetti.
    Cheney, “teröristlerin” ABD Başkanı Bush’un da bir konuşmasında dile getirdiği “İslam İmparatorluğu” amacını taşıdığını söyledi ve bu imparatorluğun sınırlarının İspanya’dan Endonezya’ya, Kuzey Afrika’dan Ortadoğu’ya uzanmasının hesaplandığını ifade etti. Güçlenmiş böyle bir imparatorluğun, İsrail’i de haritadan silmeyi amaçladığını söyleyen Cheney, “Irak, İslamcı teröristlerin daha büyük planının bir parçası” dedi.

    ABD iyi bir ülkeymiş!
    ABD’de bazı çevrelerin, “kendi kendine zarar veren kötümserlik ruhundan” çıkmasını tavsiye eden Cheney, “teröristlerin zafer kazanmasının tek yolu, bizim bu savaştan çekilmemizdir” dedi.
    ABD Başkan Yardımcısı, “bu konuları yine tartışmaya devam edeceğiz. Çünkü biz Amerika’yız. ABD iyi, asil bir ülke. Masumların haklarını savunuyor. Medeniyete karşı tehlikeleri anlıyoruz” diye konuştu.
    Cheney, dkonuşmasının arkasından katılımcıların sorularını yanıtlamadan salonu terketti.

    “Irak halkı bizi istemiyor”
    Demokrat Parti Pennsylvania Milletvekili John Murtha’nın, Irak’tan Amerikan askerlerinin çekilmesi yönünde bir tasarıyı ABD Temsilciler Meclisi’nin gündemine getirmesiyle başlayan tartışmalara ilişkin değerlendirmede bulunan Rumsfeld, “Savaşlar hakkında daima tartışmalar olur. Özgür bir ülkede yaşıyoruz ve halkın bu konularda soru sorması, görüş belirtmesi doğaldır, adildir. İkinci Dünya Savaşı’nda da, Kore’de, Vietnam sırasında da böyle oldu. Ancak sözlerimizin yarattığı etkiyi iyi anlamalıyız. Bunlar teröristlerin işine yarıyor” dedi.
    Yolsuzlukları ortaya çıkınca istifa eden “Karanlıklar Prensi” olarak da adlandırılan Pentagon’un eski savunma danışma kurulu başkanı ve ABD’nin eski Savunma Bakan yardımcılarından siyonist Richard Perle de, CNN televizyonunda katıldığı programda Rumsfeld’in görüşlerine destek verdi ve Irak’tan hemen asker çekilmesi yönündeki tartışmaların, El Kaide’nin ekmeğine yağ süreceğini söyledi. NBC televizyonunda bir programa katılan Milletvekili Murtha ise, Temsilciler Meclisi’nde reddedilmiş olmasına karşın, Irak’tan asker çekme çağrısını yineledi ve tasarının, en azından ABD Başkanı George W. Bush yönetimine, Irak’ta izlediği yolu değiştirme yönünde bir fırsat tanıyacağına inandığını söyledi. Murtha, “Irak’ta hiçbir ilerleme olmuyor. Iraklılar bu işin içinden kendileri çıkmalı. Biz orada düşman olduk, Irak halkının yüzde 80’i bizim oradan çıkmamızı istiyor, yüzde 45’i Amerikalılar’a saldırmayı haklı görüyor. Artık yön değiştirme zamanı’’ dedi.

    CNN’den Cheney’in suratına “X”
    Amerikan CNN televizyon kanalı Dick Cheney'nin canlı konuşması sırasında yüzünü ''X'' işaretiyle kapadı. ABD'nin izlenme oranı en yüksek haber kanallarından CNN, yönetime yakın muhafazakar düşünce kuruluşu American Enterprise Institute'deki (AEI) konuşması sırasında Cheney'nin görüntüsüne zaman zaman ''X'' işareti yerleştirdi.
    CNN'nin protestosunun nedeni açıkça anlaşılmazken, Drudge Report adlı internet dergisinin sorusunu yanıtlayan üst düzey bir Beyaz Saray yetkilisi, haber kanalının yayınıyla ilgili endişesini dile getirirdi ve ''CNN'nin merkezi Atlanta'da birileri bize bir şey mi anlatmak istiyor? '' diye konuştu. Amerikan haber kanalının yetkilileri ise basın mensuplarının telefonlarına yanıt vermedi.(23.11.2005) Milli Gazete

    Cevap Yaz
  • Kadir Soyturk
    Kadir Soyturk 24.11.2005 - 07:09

    Parlak, kafa karıştırıyor İÜ'de başörtüsü yasak

    İstanbul Üniversitesi Rektörü Mesut Parlak'ın, 'Biz türbanlıları değil, başörtüleri üniversiteye alıyoruz' şeklindeki sözlerinin gerçeği yansıtmadığı ortaya çıktı. Ayrımcılığa Karşı Kadın Hakları Derneği (AKDER) Başkanı Havva Kaplan, İstanbul Üniversitesi'nde hiçbir şekilde başörtülülerin alınmadığını söyledi. Kaplan, 'İstanbul Üniversitesi'nde yasak, olduğu gibi devam ediyor. Yazın kampüs içinde düzenlenen mezuniyet törenlerine dahi başörtülü anneler alınmadı. Sırf başörtülüleri içeri almamak için mezuniyet törenlerini kampüs dışında gerçekleştirdiler. Türban ve başörtüsü diye bir ayrım yapılamaz. Ancak yasağı savunanlar, sadece başörtülü öğrencileri okullara almamak için yaptıkları polemiğin bir parçası' diye konuştu.
    PARLAK NE DEMİŞTİ?
    İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mesut Parlak bir gazetede kendisiyle yapılan röportajda, 'Siz üniversiteye başörtülüleri alıyor musunuz? ' şeklindeki soruya 'Elbette. Başörtüsü annemizin taktığı, Osmanlı'dan gelen, geniş halk kitlelerimizin tercih ettiği bir örtüdür. Fakat zaten öğrenciler de başörtüsü takmıyor. Onun yerine simge haline gelen türbana yöneliyorlar' şeklinde cevap vermişti.(vakit 24.11.2005)

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 4 tane yorum bulunmakta