Çıkışsızlığın döngüsüdür yaşamak
Sanrılar nefessizliğin göstergesi
Bir an sarmal görüngülerde varoluş
Gerçeklik postmodernleştirilmiş,umursamaz
Ve ben güneşe doğru suskun
Haykırışlarımız kanat sesi gibi
Bir öykü tasarladım kafamda
Bir tanrıydım
İnsanlara karışmıştım
Hiçbir şeyin farkında değildim
Onlar gibi olmalıydım
Ve kendim gibi düşünmeye başladım
Karartı,korkuların kaynağı karanlık
Bilinmeyen korku verir bizlere
Yaşam endişesi gelecek korkusu
En zor olanı insanın kendisini tanımaması
Benliğiyle dost olamaması
Endişelerimizi oluşturan karamsarlığımız
Onbinlerce yıl öncesine ulaşan el
Kendi elim miydi? ! ..
Bilmiyorum...
Sınırlar çizdi gerçekliğinde
Koruma içgüdüsü sezilerini biçimledi
Tepede bir çimenlik çimenlikte bir ağaç
İnsanlar duvarları yıkmıştı özgürleşmek için
O duvarını,mabedini ördü ölmek için
Sonra da dikildi hükümdarlığında dimdik
Doğum esaretin başlangıcıydı
Varlık hiçlik sayılmıştı
Gerçekler yerini yanılsamalara bırakmıştı
Neydi doğru olan...
Varlığımızı değil yokluğumuzu yaşıyoruz
Yaşıyorsak o da belli değil
Salınmış savrukluktan sarmal
Sızılarla sessiz...
Sıcaklığında sevginin sarılmış
Sığıntı sandığı sanallıkta
Sağaltılmış saydam susuz
Sonsuzluğun sonu sanılmış
Seçilmiş seçmek için
Seçebilme yetisi kesin
Seçme özgürlüğü değil
Seçilme özgürlüğü
Engellenmiş
Engince engelli
Karartı halinde aydınlık
Derin düşünce oluş
Ve katledilen yarı insan
Nitelenemeyen nicelik
En iyi renk mor
Duyularım tükenmek üzere
İki tohum attı toprağa çiftçi
Filizlenmesini beklemedi uçtu gitti
Fazlasıyla beklemişti tohumlar beklemedi
Kocaman ağaç olmuşlardı
Yaşamı ödül sayarcasına
Çiçek açmış meyve vermişlerdi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!