Gönül penceremi
Senin için araladım bir tanem
Sağnak halinde yağan yağmurun
Sıra sıra sıralı dağlar
Başı dumanlı karlı dağlar
Sevdalım gelemesede
Mor menekşeli sevdalar yaşandı
Her ağacın her yaprağın
Her bulutun gölgesinde
Kimi gazeller arasında çürüdü
Rüzgarın esintisi ile kaybodu
Kimisi küçücük bir çakı ile
Oyunlar oyna çocuğum
Çocukluğunu yaşa
Büyüyünce hayat zorlaşacak
Düşeceksin bir boşluğa
Kahkahalarla gül çocuğum
Gülmek yakışıyor sana
Senki çocuk
Itırlı çiçeklerin kokularını getirdin
Ruhumun karanlık köşelerini
Dün çocuktum
Bu gün büyüdüm
Zaman denizinde
Çok uzun yüzdüm
Koskoca nehirde
Bir damla suydum
Bir düş gördüm
Karanlık bir alandaydım
Bir ışık demeti gibi parladın
Ey
Düşler şehrinin prensesi
Ben geldim
Hemde çok uzak yerlerden
Yıldız bahçesinden
Senin için
Dün şafağın attığı yerde
En acımasız zaman dilimi
Ne acımasızlık bu ne öfke
Tebrikler çok güzel duygu yüklü dizeler Zevkle okudum Ali Ekber bey