Sevmezler Beni
Hiçbir zaman işimi eften püften
Yapmadım, bu yüzden sevmezler beni
Saygısızlık edip adetten örften
Kopmadım, bu yüzden sevmezler beni
Beceremem ben hiç gönül yıkmayı
Vuramam zayıfa copu tekmeyi
Yetimin elinden kuru ekmeği
Kapmadım, bu yüzden sevmezler beni
Kötülük yapmadım bir aciz kula
Tamahkâr olmadım çaputa çula
Fırsatçılar gibi paraya pula
Tapmadım, bu yüzden sevmezler beni
Hep onlar kalsa da dünyada bir tek
Yine boyun eğmem erkeğim erkek
Çıkarım uğruna el ile etek
Öpmedim, bu yüzden sevmezler beni
ALİ der; tanırım iti gözünden
Kötü huylarından kirli bezinden
Ulu Önder Atatürk’ün izinden
Sapmadım, bu yüzden sevmezler beni.
Hasan Ali Yücel, Bedri Rahmi Eyüpoğlu, Ahmet Kaçar,
Fethi Karamnahmutoğlu, Can Yücel Mustafa Dilki gibi birçok usta şairin yetiştiği kirazı ve fındığı ile meşur dört mevsim yeşilin her tonunu görmek mümkün olan horon ve kemençe diyarı Görele'de dünyaya gelen şair Ali Dilki 1980 yılında Ü.Yaşar Oğuzcan'a olan hayranlığıyla şiire başlamıştır. Akşam, Yansıma, Ahenk, Simav Anadolu ve İremcik dergi ve gazetelerinde yazar ve yönetici olarak bulunan şair 50'yi aşkın şiiri bestelenmiş ve kasetlerde okunmuştur. İstanbul'un çeşitli semtlerinde şiir panelleri düzenlemiştir. 1994 Yılında kardeşi Mustafa Dilki ile birlikte İki Gönül Bir Olunca isimli bir şiir kitabı çıkarmıştır. Bir süre özel bir radyoda şiir programı yapmıştır. Şu anda Bizim Anadolu isimli günlük siyasi bir gazetede '' Gönül Gözüyle '' adlı bir köşe hazırlayan şair Ali Dilki evli olup Mısra ve Beyit adında iki çocuk babasıdır.
Eserleri
1- İki Gönül Bir Olunca' (Şiir Kendi Yay. 1994)
2- Hortumcuya Para Lazım' (Taşlama Şiirler- Kora Yay. 2006)
3- Bir Avuç Kaldık (Taşlama Şiirler İleri Yay. 2010)
4- Aşkı Ayağına Getirdim (Güfteleri Sarissa Yay. 2011)
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Kiraz ağacı günün değil ayın hatta yılın şiiri olmayı hak edecek güzellikte bir şiir. Aleni Ali kardeşimi kutlarım. İşte şiir işte şair. Bilmetenlere okumayanlara duymayanlara ilanen duyurulur