Kaçsam gitsem dağların ardına
Hain nefsim bulur mu orada da
Dağlar yakın, ben razıyım uzağa
Söyle dayı mümkün mü kavuşma ?
Kabulüm hatam çok, yaralıyım
Kar yağıyor hislerimin üstüne
Gel çıkar bu dipsiz kuyudan
Oldum yalnızlıkla kardeş
Feryadım sana
Soğuktan üşüyen gönlümü
Isıtan güneş
Kalbim eriyor yalnızlıktan hissediyorum
Görüyorum
Tutacak bir elin dahi olmadığını
Dönüp bakıyorum
Elimde ne var?
Sessizce bağırıyorum
Gedalara lütuf sultanlara yaraşır
Kölelerin aklı bir nazarla karışır
Dileğim, Cemalinle gözlerim barışır
Ver Sultanım ver fakir gönlüm alışır
Kendimle verdiğim savaş , savaşların en büyüğü
Kim kazanırsa kazansın kaybeden hep ben
Yardıma ihtiyacım var, bir yoldaşa
Sonucu hüsrandan sana çevirecek
Ne kadar yıkılsam tükensem de
Aşkım bir gün galip gelecek
Çıkmıyor kalemden bir ben usta
Duymuyor inlemelerimi
Beden sağlam kalbim hasta
Tut beni usta tut !
Yeter mi yetmez mi bilmem usta
İşit sesini Aşk'ın, ol divane
Yandım mum gibi isterim pervane
Bugünler yarınlar hepsi geçsin
Beden çölünde kaldım bigane
Yan ey gafil! Gezme avare
Hicran ateşi aşkın gereği
Vuslat hayali aşkın eleği
Kölelik, aşığın tek dileği
Ebul Kasım aşkın direği
Yerin dibi girdiğim yerden çok yukarıda
Bu utanmaz, sıkılmaz halim nerede şimdi ?
Şükür gitti
Ama bu hal
İzahı mümkün olmayan hal
Nasıl tarif etsem şimdi seni?
Neredesin sevgilim
Hangi gönülde taht kurdun?
Üşüyor benliğim sensizlikten
Elimi bırakma, korkuyorum sessizlikten
Alışmak zor sensiz gecelere
Bir nazar, sanmıyorum yetmez bana
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!