Alğ Şiirleri Şiiri - Velicem Yılmaz

Velicem Yılmaz
5

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Alğ Şiirleri



alğ şiirleri: 1

aydınlıkta olmak

evsinlerine gir ayrıtların avlak kafam
kuş ol kendi kafesine, göçmenler kovgunu
evleklerine sığın ırağın
kendine kuş sesi bestele notaların sus bilgisinden
devşirme bir gezegen beliyorum pirosfer yarına
uyu da büyü ecinli us’um nenni! ..

nenni kendi suyunu ısıtan batı
ayvanlar dolusu defterime ayışığı motifler
kül ve duman adına isyanım mazlumlara göverir
ayıkla yanık kokuyu bu kurtuluşa düğümdür atılan
ya senin gözlerin büyür abece
uzak gökyüzü senin kardeşin ya da

bir gün ellerim
değerse göğün yarısına
“aşk beni unutur”
ağlamaktan
uzak geçmişin alg boşluğuna
aydınlıkta dipdiri
bir aşka seferi göveririm bil cümle
yaralarımın sızısı seviş tekniği ezberleyen
metal yalnızlığıdır evrenin

bir gün fotosentez özümserse
özlemin harabat günü
aşk boşluk bırakır
tüm yalnız erkeklerin tutunduğu
günlükte
aydınlıkta olmak var adamım ben aydınlık olarak

20 mayıs 2005 / ankara


alğ şiirleri: 2

ateş günce

devşirme evren biliyorum atmosfer yanıma
uyu da büyü bebe yanım, nenni

şiir okur gibi sevişiyoruz bu bir
sonra hafifçe sarhoş
sakız çiğner gibi hayatı tam odağında
merhaba mut günüm
aşka iri tümcelerle ad koyduk ya
öyküler kurguladık ölüme
selam uykudaki güzel
mutasyon yanım

yüreğime yaslanmış karlı dağ var dudakların
harabe bir kent ki elleşiriz
sözcükler bitiş düdüğüyle
oyun kuralında yenişmek yoktu
yaşamı yarışma bildik de buradayız
adımız özlü sözlere harf
karalama günleriyiz
çocuklara

işe gider gibi gideriz ölüme bu iki
sonra yüzümüz kızarır: ilk ders
rakı içer gibi öpüşürüz
adam gibi fırça darbesi
merhaba saat, bir sayı sırası günüm
beynimin her bir noktası aşk girişi
karelere bölünmüş hüzündür
kirliliğim

kendime yakışırım ancak bağ bozumu sesimle etti dört
bir fincan kahve hatırına yaşadık ki suçluyuz

velicem yılmaz
21 Mayıs 2005 / Ankara

alğ şiirleri: 3

sevbilgisi

topla beni çarp beni
sev beni
hücrelere böl üleştir kendinle
öp beni
her öptüğün yerden gül biter
döv beni koordinatlarımı bul

çıkart beni, eksilt sıfırına kadar
yor beni
hecelere böl her bir tikemi, ayrıştır
yeni tümce yap seninle
buda beni gür yarına
kov beni damızlık kısrak gibi
yılkıya kat dağıt beni

sev beni soru işareti olarak
carbon artı hidrojen eşittir kül
ver bir gül
iki çenedin arası olayım
bacaklarında
izdüşüm
arakesitine koy beni
tüm bir tarih, tüm bir coğrafya olarak
sayısal bir dünya kur hücrelerimle

erit beni buharlaştır
sev beni
özgül ağırlığına kat beni, yoğunlaştır
fizik burcun olayım
kimya halin
yeni madde oluştur her bir atomu aşk olan

velicem yılmaz
21 mayıs 2005 / ankara

Telefon

-evlerden birinde bir kadın
yakası açılmadık küfürlerle evli
hiç pişmemiş yemeklerle doygun
trenlerle akmış tümcelerin hayatına
ilticacı göç atlasına
sıla-gurbet nöbetçisi -

1.elceğizimle pencerenin camına seni işledim
bir kırlangıç ailesiyle birlikte
beynimdeki kuş seslerini sana yolladım
ısırılmış bir elmadan başka dünya da var,
dediler, ben görmedim

2.yüreğini ver de gökyüzüm olsun
-hayır açmıyorum kapıyı.
yağmalanmış Bağdat müzesi, yakılmış
İskenderiye kitaplığıyım, desem...
iki güvercin sevişmesiyim uzak çatılarda

3.balkona çıkmıyorum, hayır!
Kitaplarım bıyık altından bana gülümsüyor
-ellerimdeki ne mi? Üç günlük sessizlik, bir de
yarını silik bir dün

avuçlarımda ne mi var? -Bir demet usbilgi
uzun menzilli tümceler

Velicem Yılmaz
Mayıs 2005 / Elvan

Velicem Yılmaz
Kayıt Tarihi : 12.3.2007 09:53:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Nilgün Aras
    Nilgün Aras

    Her ne kadar tek başlık altında toplanmışsa da, bu şiirleri ayrı ayrı sayfalarda görmek isterdim kendi adıma.

    Şiiri okuyucu için zorlaştıran bir tarzı var Velicem Yılmaz'ın. Bundan yakınmacı değilim. Dikkatimi biliyor, adam ediyor böylece.

    Bu sayfadaki son şiir, Telefon , u diğerlerinden çok çok ayrı tutacak denli sevdim.



    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Velicem Yılmaz