Tan agarinca yasam carkinda baslayan günün gün batimi kizillariyla otlara meralara böceklere agaclara asmalara sigirlara sürülere kuslara calilara daglara derelere cardaklara evlere ve insanlara ayrimsiz ve dislamasiz aksamin ucsuz bucaksiz devinimini, döngüsünü, kainatini ve DÜNYA EViNi toplayip getirdigi sosyolojik yapilanmada en belirleyici kistas, Evrim-Devrim düzen dengesidir.
Bilimin Selleksiyon veya MUTASYON diye adlandirdigi cagina, degisimlere veya dönüsümlere uyum saglamakta tutunamayan; dayanma direnme bagisikligini yitirerek tutunamadigi baskilayici kosullarda sürekli yitirdigi degerlerle azalip eksilen erozyonlara hic bir hazirligi olmaksizin karsi koyamayan zayif olanlarini ve düskünlerini ayiklayarak BASKIN gelenin ancak soyunu huyunu ve varligini sürdürebilme sansinin olduguna dair `degisenlerle beraber BASKALASMA ` diye adlandirdigi ve tarih boyunca kendini kanitlamisligiyla kilit ve kesisim noktasidir yeryüzü yasaminin vazgecilmezi olan Evrim -Devrim düzen dengesi.
Dünya hayatinin zitliklarla ancak mümkün oldugu hic tartisma götürmeyen karakteristik özelliginde ilk önceligi olan bu olgu, ayarini düzenini sasirmasi veya sekteye ugratilmasi halinde hersey dogal yasam gelisim ve degisim sürecinden aksar, tökezler, sapar; ve saat dakkadan geriye düser, gelecegi olmayan yarinsizliga cürür cöker ve kokusur kayitsiz ilgisizlige terk edilen ilim bilim tarih tarim üretim paylasim dil klültür özgürlük özgüven ve cografya. Toprak izini yolunu sasirdigi iklimden cevreden buluttan ve sudan ayrisir bile bile yagmalayip yikan yakanlarin keyfiyetine buharlasir, isleyen calisan her sey inanilir güvenirligini kaybeder, dirligini sagligini sihhaini yitirir dag dereden uzaga kopar cözülür, tadi bereketi kalmazlarin istsmar ve sahtekarligina kan kusar hilesi hurdasi harama yalana ayarli kurulu hormonlu zikkim zehir tezgah. Toplam inthar ve izdiham hasilatinda herkesin farksiz istisnasiz birbirine imrenip benzesmesiyle bütün yalanlar, riyalar, ikiyüzlülükle, fitneler, fesatlar, anormaller ve asosyallesmeler g+ünü birlik iddasi ve ifadesi degisen zikzakci sarmalda normale sayilarak güc nufus gösteris ihtisam baski tehdit araci kilidigi; görgüsüzlüge merak salan sosyolojik bozgununu siyasi sahtekarligin gayri menkul tasinmazindan sayip adresini ve adini hak hukuk adalet dogruluk dürüstlük koyan nitelikli kalpazanlari sayesinde BANKA, BORSA, MEDYA, SANAYi, TARiKAT, MAFYA ve SIYASET sömürücülerinin kelepir mali ve mülkü olur ülke devlet millet ve insanlik. Cünkü dogal degisim dönüsümlere hazirligi olmayan keyfiyet, sürekli her seyi kendine istif ederek biriktirdiklerinin en basinda sosyal esitsizlik , gelir dagilimi adaletsizligi ve paylasmadan yoksun bagnaz bencilligin kültürel dengesizligini artirdigi her türlü dayatmaci SAPKINLIKLARA yol ve meydan vererek mal mülkiyet sahibi sandigi ayari düzeni ve nesiller arasi etkilesim ve iletisim mirasini saglayan EVRIM-DEVRiM ilkeselligi bozulmus olan insana, dogaya, börtüye, böcege, saygiya, aidiyete, onura, daga, ormana, bugdaya, zeytine, inanca, duyguya, düsünceye, dünya binasina, kainat evrenselligine, denize, kimyasal hormonlastirma harciyla ve yapay zeka profillemesiyle kendi yapisal bozukluklarini tasiyip barindirma sartiyla zoraki hüküm ve sekil vermeye calisir.
Ardinda yeni yetme taylar ve kürükler baglanmisti oysa, dönüp dönüp ardina bakarak yavrusunun varligindan emin olmadikca elenmis topraga, sökülmüs kayalara, degirmene, bostana cardaga, cobana, baga, bahceye yahut ekine irgata gitmeyen atlar ve essekler.. Ki taaa o zamanlar atlar tütün icmiyor, püsükler cisini ve sidigini birbirine katlanarak ancak nizah kavgasini bastiran evliliklerde kum tenekelerine tezeklemiyor, essekler can pazarinda kasaphanelere ve mezbahanelere kesim beyaninda bulunmuyordu.
ÖLÜ CANLAR`da (sayfa 129) Nikolay Vasilyevic GOGOL, her toplumun kendini yasam bagiyla özdesen aidiyetinde bulmada bütün iyilik ve kötülükleriyle ifade etme biciminde veya degisim dönüsüm deviniminde hep beraber ortak paydasligi bulundugunu harika betimlerle ve essiz EDEBIYAT anlatimiyla dile getirirken, Misal; Ingiliz`lerin bilgelik taslamada bütün diger vasif ve sifatlari öteleyerek kisiye bildigi kadar önem ve degger verdigini, Fransiz`larin isiltili ve parlakligi öne cikaran yüzeyselciligi odaklandigini ve arka formatinda gercekligi olmadigi sebebiyle kurulan iliskinin hemen sönümlendigini, Alman`larinsa kendilerine anlasilmazlik kabuklari dokuyarak gizli sakliligin kapsülünden insana ve hayata bakmayi sevdigini ( ki ben de aralarinda yillarca yasadigimdan Gogol tespitine yakinen bilip tanik oldugum ) Rus`larinsa bir cirpid icten nasil kopup geliyorsa ele avuca sigmayan kulp kusur heyecan ve lakap takmaktan kendini avutup oyaladigini yazmis siralamis. Ilerleyen sayfalardaysa hepsinin hic degismeyen ortak özelliklerineyse gücün yetkinin gösterisin etkinlik kapsami ve miktarina göre insanlarin karsisindakine deger verip cikar iliskisini ve sosyolojik iletisim dolasimini sekillendirdigini yazmis. Ki bu, tani ve tespit, kendi evrim-devrim sürecini iskalamis ve hatta geriye dönüsümlülügün satilik mülkü halini almis soygun-sömürü carkinda insani huzura sagliga sevgiye avutup teselli ikrami olmasina iliskinligin güven vericiligini yitirmis.ötekinin derdinden ustalik- gammazlik hüneri belleyerek milyarderlik ve trilyonerlik ganimeti yagmalayan narkoz travmasidir. Dogan taylar atlar börtüler böcekler calilar cicekler asla kendini tanimlayan gercekligin hakikisinden degildir. Hazira konmus ve programlanmis hayatlarin sürgün veren esiridirler, kendinden yine kendi molozunu doguran yarinsiz mutsuz geleceksiz gecimsiz egitimsiz doyumsuz tahammülsüz kültürsüz gerilimli bunalimli ve derdi olmayana kendi derdini asilayip reklam etmeyi yasamin en bilinen belirgin muhtac ve mecburiyet sergisi yerine koyan güdümlülüge bagimli; ve artik dünyanin ( ülkemiz de bu yogunluga dahil asimilasyon erozyonlarina ugrayarak ) hic bir özgünlükte toplumsal tanimi aidiyeti ifadesi farkliligi olmayan yatay gecislerin ve YAPAY ZEKALILIGIN kayip yitik cocuklari.
Bir calim bir gurur ve binbir ihtisam caka fors fiyaka kibirle, kendine onur itibar erdemlilik havailigi yaftalanip kivirtarak üstenci ve asagilayici yaklasimlarin kulu kölesi olanlar, sonsuz degisim dönüsüm ve baskalasimlarin evine götürebileceginden fazlasini yüklenince ..benekli alacali al dor agca kizil konuskan yapiskan kovsan sövsen gitmeyen tipte ilerleyen yasina ragmen hayattan hic bir sey okuyup ögrenerek kavrayamayadigina yegni yinsik yalinsak hic gelismemis ve degisememeye hileci sahtekar kisiliksiz güvensiz firildak ve akli fikri örtülü maskeler altinda saklanarak olay ve ortamlara göreceli musallat ilgi cekmelerin kulpunu ve kenarini kovalayan palavracilar cabuk kaynasir samimi olur aninda da bozguna verdi bitti gitti her sey.
Üzücü kirici ukelaligin durduk yerde ortaligi bozguna ugratarak gecimsizlige meyilli saldirganlikla bütün kabadayiligini kendine yakinlik gösterenve yolunda yordaminda düzgün giden her seyi herkese bosaltip kusan kin garez lanet cinnet kuluckasinda pusuya yatmis lakaplar kulplar ve kusurlar takastaki kendine yücelik adfeden; ve baskasina yaftaladigini aslinda kendi karakterinde olanin kabugundan siyrilma bunalimina gerilimine öfkesine ve nefret güdümüne tatmin ettirme isi gördürerek insanligin kendine yabancilastigi yozlasma molozu olarak suni kapsülerde Evrim-Devrim`lemeyi sürdürülemez dünya hayatinin ancak yüksek kazanc gertirisi gösterisine göre fiyatlandiran tükenmis merhumuna yazdi bozdu alemi farika ve fücürati fecaat..!
Kasim / 24
Kayıt Tarihi : 29.11.2024 16:43:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!