Alameti Farika ve Fücurati Fecaat 2

Bütün bariyerleri sinirlari engelleri zorluklari kendi dogal döngüsünde kalarak fizyolojik ekolojik sosyolojik ve kimyasal kural ve kanunlari icinde asabilmenin degismez kaynagi HAREKET ve DEViNIMDIR. Hareket ve devinimin sürdürülebilir kaliciliga üretkenligini, dengesini, enerjisini, birikimini, ihtiyacini, düzenini ve devamliligini saglayan muntazam gücün saglayici unsuruysa EVRiM-DEVRiM sürecleridir.

Dogumdan ölüme ve kendini besleyici degerlerinden hic bir baskilayici etkenlerle tahribata ve bozulmalara ugratmaksizin; dogurmayi tekrarlayarak degiskenliklere kendi bagisikligiyla artip cogalmanin yapici uyumunu saglayacak DOGAL GELISiMLERE ( adaptasyonlara ) Evrim`lesme denir. Iyi ile kötünün, yani olumluyla olumsuzun birbiriyle sürekli catisan celiskilerinden dogan ve gelisenleri sürekli tekilcilige ve TEKELCiLiGE baskilayan her kokusma ve cürüme, bünyesine yüklenilenleri tasiyamaz hale gelince icinde biriken bütün ( sosyolojik ekonomik siyasi kültürel…) yiginlasmis ve sagiltici careler arayan birikintilerinin buldugu her yoldan ve damardan sosyolojik bildirimini DISA VURAN tepkisel olguya ise Devrim denir. Her iki hayati degerdeki vazgecilmezlikse, kendi dogal denge düzeninde hic durmayan ve sürekli hareket halinde olan EVRENSEL döngünün degisen dönüsen durumlarina göre sahip oldugu aidiyetlilikle ve bagisiklik degerleriyle canli cansiz her seyi karsilikli var etme baglamindak uyumun geregine mecbur ve zorunlu kilar. Böylece daglar kita platolarinin hareketliligi sayesinde büyür veya kücülür, kayalar büyük kütlelerden kum tanesine dönüsür ve evrilir, bireyler toplumlariyla birlikte asla haric uzak kenarda ötede veya disarda kalamayacagi etkilesimin kapsayiciligiyla hayatin her alaninda aliskanlik ve davranis baskalasimlarinin evrimsel devinimlerinden gecer. Buna yol ve firsat bulamadigi kalip ve kabuklar altindan sorunlasan cürümelere ve celiskilere tikandigi kabuklari kirarak dogal evrim gelisimini saglayamadigi ve kendini baskilayan örgülere ve duvarlasmalara karsi cikisli akibetinden kacinilmaz devrimsel kirilmalari yasar.

Kücük kütlelerin büyüklerinkinin hareket alan agirlik güc kuvvet enerji ve yer cekimlerine tabi oldugu evrensel kurala göre miladini doldurmus veya yolundan yörüngesinden sapmis her bozulma, geregini yerine getiremedigi Evrim-Devrim düzen dengesindeki yoksunlugun ve cürümüslgünün bedeli olarak celiskiler yumaginda kaybettigi yikimlar oraninda yutan sömürenlerin bedensel gidasi ve yapisal lokmasi olur. Kücük gök adalar galaksiler toplumlar böylece yörüngesine girdikleri sömürüp yutanlarin güdümlü uydusu veya kendine baskin gelenlerin bünyesinde erir, yabancilasir ve yok olur.

Eger bu Evrim-Devrim dengesinde ilerleyip yürümüyorsa sürekli ATIK ve sorun üretiyordur, kendisi dahil her seyin dogal yasamina baskiladigi dgisim- gelisimleri istismar yalan ve talan KAMUFLAJLARIYLA pansumanlayarak her türlü celiskiyi karsitligi olmayan tekilcilige, yani iyisi olmayan KÖTÜYE ve olumsuzluklara hükmedip yönlendirmeye ve yönetmeye azmis sapmis insan ve hayat cikmazi. Ordaki her sey ortak degerler ve paylasmalar adina hic bir özverisi üretknligi sayginligi gecimi güveni dayanismasi ilimi irfani duyarliligi ilkesi ülkesi devleti inanci sevinci olmayan keyfiyet haramiligine gasp edilmis; ve buyrulmus korkulara karanliklara gericiliklere standartlara yüksek getiri piyasasi hic degismeyen cag disiligin rehin carki ve tekel mülküdür. Güdümlü kalabaliklarin dogal yasam iradesini etkinligini ve katilimciligini bütün insanlik degerleiyle beraber yitirdigi sefillik yoksulluk cehalet acizlik yenilmislik ve degersizllik, kendini kabul gören yozlasmalarla burayi baskilayanlarin servet ve sömürü sermayesidir. Evrim-Devrimlerse burada niteligi ve icerigi bosaltilarak `Halklarin Demokrasisi ` basligi altinda kitabini kapitalist ruhlu asosyallerin yazdigi, kalabaligi arttikca artan kulluk köleligin agirlastirilmis hayat pahaliligini soyan sömürenler adina kutsayan ve Kürt Acilimi devrelerine derdest edip koydugu tarihsel cikmazi cag disina geri götürenlerin tezgah rürünü ve afyon carsisidir.

Atik ve sorun üreterek her seyi oldugu yerde birakanlarin insanlik dünya toplum ülke hak hukuk saygi egitim onur bilinc bellek sanat kültür edebiyat vicdan duyarliliginda YARIN diye bir derdi düsüncesi yoktur cünkü. Cünkü tüm bunlarin hepsi hayatin iyiyle kötü arasindaki celiskilerini Evrim-Devrim olgusuyla kalici ve sürdürülebilir milatlara ve miraslara yükenir tasir.

Ve hele hele dogal döngüde kendi bagisikligiyla dolasimini saglayan hayatin dogumlari ödül, ölümleri ceza diye bir ilmi kaydi bellegi odagi cevrimi carki ve bilinci yoktur. Tam aksi tersi, sürekliligin devamliligi icin zorunlu ve gereklidir celiskisinden akil fikir egitim sanat zerafet duygu düsünce bilgi beceri emek cesaret dogruluk dürüstlük gayret caba inanc hukuk hak akil sorumluluk özgürlük liyakatlilik ve aidiyetlilik yoluyla Evrim -Devrimlerin gerektirdigi degisim dönüsümlerini karsilabilen güc ve kaynaktan iyilik güzellik cikarimlari saglayabilen diyalektik refleksli ZITLARIN BiRLiGi.

Bu dengenin bozuldugu tek seceneklilik baskilarina bel baglayan her yikim yagma ve bozgun sarmali,hükmüne sorgusuz suasizligi esir aldigi asiri POLYANACI iyimserlik ve ödüllendirme bagimliligiyla yiginlasan kalabaliklari kuyusuna ceken sömürüye soyguna ve zorbaliga dogal kilar, alistirdigi siradanligin kabulüne kuklalastirir. Asiri tepkisel anarsistlikse her buldugu degeri sürekli kendine zitlasip yabancilasan hazir kaliplar tüketici bagimliliginda daha hic kullanmadan yenisini talep etmenin deger ve anlamdaslik kavrami hc olmama soytariligina süpermarketlesir.

Her iki davranis , kisilik ve insanliktan sapmalar bozgununda KÖTÜLÜKLERiN kutsandigi toplumsal cinnet ve toyekün kiyametler yasanir. Cagin ve insanligin gerisine düsen süper marka her birey iyiye ve güzele varan hic bir yolu secmez, kendine ve herkese yorgun yilgin bitik batak erisim ve ulasim zorlugu ceken kibirde kahirda lanette küfürde ihtirasta lincte odakli oldugu üstenci ayricalikli seckin mükkemmelci kusursuz en basarili birinci olmalara bütün insanligini murdar mahkum ve esir ettigiyle, kötüyü yüceltir, sapkinliga davranir, pis islere sirketlesir, kötüye evrilir, kötüyü büyütür, kötü ve cirkef konusur, dogru dürüst insani yolu kisiyi yeri toplumu onuru itibari dengeyi düzeni dayanismayi barisi saygiyi özgürlügü yarini huzuru ve istikrari olmak bulmaktan öte ve uzaktir. Bu yüzden günden güne dengesi düzeni kodlanmis sabitliklerde saldiran soyan sömürenleri tanrilastirmak ve tapinmalar disinda hic egilimi iyiden ve güzelden yana degismeyen korkunun karanligin burasinda varolan mevcut güdümüne bagladigi toplumsal bozgunlarla zamani hep geri kalmisligin ezik daginik mutsuz umutsuzluklarina sardirirlir.

Emrah, Seyrani ,Pir Sultan, Yunus, Karacoglan, Neset, Veysel, Mahzuni dünyanin evi diregi yikilmaz emek saygi adalet duygu düsünce ahlak anlayis bilgi belek liyakatliligin cagina has ve cagindan ilerisine ötesine muhatap gören bilen anlayan sezen duyarlliga dair her degisim dönüsümleri farkettikleri yüreklerinde yaktiklari evrim-devrimsel korlarda bütün kaygilara -sonsuz sinirsiz kainatin en bilindik orta yerinden- korkulara yitikliklere kayiplara inanc ve güven verici yakinliktan aydinlatan karsilayan tasiyan ve gögüsleyebilen insanlik degerleri bütünündeki BAGISIKLIK degerleriyle isiklandirarak cagirip seslendikleri toplumsal denge düzene sözler sazlarla ve türkülestirdikleri iyilik güzellikleriyle, hic bir duygusal sanat gidasi ve zerresi ne zarar ne de ziyandi. Sazdan söze nesilden nesile insanliktan aldigini yine ve her defasinda katlayip cogaltarak insanliga veren bütün cagirip duyurduklariyla üstünden yüzyillar gecen tarih topraginda ve caginda yasadigimiz yurdumuz ve bu günümüzdür, uzakligindan bize gelen davet ve müjdeler ise yakinligini onurlu kivanclarla yasadiklarimizdan özümseyen degeri iymeti eskimez ölmez aslimiz neslimiz ve kalbimizin ta kendisidir.

Ve bunun buralarindan hep yozlasan agiz gargaralariyla artik yerinde yeller esen ve toplumu kendi aynasindan gösteren örgünlülügün en kücük birimi olan AILE, degisim dönüsümlerin evrim ve devrimlerine saglayamadigi uyumun gerekliligini yerine getirememe sebebiyle her saniye daha büyük yikim yagma talan tecavüz ve istismarlara ugrayarak, tasiyamadigi kopuk yitik kayip baglantisiz tahammülsüz ve betonarmlere katlanip depolanmis iletisimsizligin ören viranlarinda carsi-bazar tüketim denegini kendi özgünlügündeki degerlerden tanimsiz, anlamsiz ve yoktur artik.

Fakat „ Aileler kendi aralarinda konustular anlastilar ve bize nikah kiyip evlendirdiler“ lafi, ordan rol modellendikleri dizilerin dilinden düsmeyen lackalasmis kelepir defosundandir. Cünkü kimse kimseye evi barki komsusu yakinligi samimiyeti yolu yönü ilgisi coktan kopmus uzaklasmisliklarla anlasmamak ve gecinmemek üzere kurgulanir örülür ve ayarlanir.
Cünkü aninda gününde degisen dönüsen evrensel devinim ve hareketlilige göre toplumsal evrim- devrimlerinin yasam ortakligina dair sosyal siyasal ekonomik kültürel ve dogal sürecli akil fikir ilim bilgi üretim paylasim bellek inanc kültür emek saygi sevgi niyet maksat onur liyakat etkilesim huzur vicdan mutluluk iletisim hak ve hukukuyla yoluna devriyesine koyamayan her ihanet ve ihmalkarliklar, caginin hep gerisine düserler. Bütün bunlardansa insanlik dünyamizin, kisir döngü eksenimizin ve toplumsal hayatimizin günübirlik keyfiyete göre gündem ve güncelinde oldugu gibi buralari böylece yapip bozanlar toplulugu tepe tepe kullanir, soyar, sömürür ve yararlanirlar.

Konu başlığına özetle..:

Kum tanesi dağdaki kayaçlardan denizdeki sahillere uzanıp giden bin yılların yolculuğunda değişip kumlaşırken hayati değerdeki kökünü hamurunu mayasını hücresini değerini özünü değiştirmez değerdendir.

Denge düzenini kurarken hakkı hukuku iyiliği saygıyı bilgiyi cesareti emeği onuru vicdanı eğitimi dirliği birliği koruyup kollayıp gözeten ve yücelten hassasiyette olması gereklidir Evrim Devrimlerin. Yoksa muhatap aldığı önemsediği ve sorumluluk yüklediği insanda anlam ve değer karşılığını bulmadan yüzeysel kurguların piyasa dolaşımında tutunamayarak soyutlaşır ve kendi kendini imha eder ilişkisini dolaşımını ve iletişimini kuramayan bağlantısızlık.

Bütün bu esaslar kurallar kaideler ve ilkeler süreç seyrinde Türkiye Cumhuriyeti tarihin süzümlediği değişim dönüşüm evrelerinden geçirdiği evrim ve devrimsel süreçleriyle hayata sağlam bağlantısı olan dünle yarın arasında kurduğu sosyal siyasal ekonomik kültürel denge düzen köprü ve mirasıyla toplumsal aidiyetini kesintisiz devraldığı mirası değişmez kökeninden özünden aslından toprağından kimliğinden ve damarından hak hukuk vicdan dürüstlük doğruluk saygınlık özgürlük gibileri gözetip kollayan bütün insanlık değerlerinde yerini yurdunu bularak doğmuş büyümüş gelişmiş ve sonsuzluğa mesken mekan olmuştur. Atatürk’ leşmiş akıl fikir çaba duygu düşünce özveri ve emeğin kazanımı olan Varlığına sonsuz sevgi saygıyla.

Kasim / 24